HDP'den Flaş Açıklama! Van'da kamu kurumlarına ve oda başkanlarına sert çıktı

TAKİP ET

HDP Van il binasında yapılan açıklamada; Van Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Mustafa Avcı'dan flaş açıklamalar...

HDP Van il binasında yapılan açıklamada; Van Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Mustafa Avcı, "Katlı otopark binası kullanıma hazır hale getirildi ancak hemen sonrasında kayyım atandı. Kayyım sürecinde katlı otopark AVM’ye dönüştürülmek üzere yaklaşık 14 milyon TL'ye ihale edildi” dedi.
.
 Birilerini Aklamak için Satılan Park AVM

Van Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Mustafa Avcı'nın yaptığı açıklamada;"% 50’si Van Büyükşehir Belediyesi'ne ait olan Van City Park AVM'nin inşaat süreci yaklaşık 10 yıl sürdü. Bu süre içerisinde belediye yönetiminde üç ayrı kayyım atandı. 2019 yerel seçimleri öncesinde Park AVM, henüz inşaat süreci daha tamamlanmadan alelacele bir şekilde kayyım tarafından siyasi bir şovla açıldı. İnşaat firması ile ilişkisi bitirilmeden, firmaya ait eksiklerin usulüne uygun bir şekilde kontrol edilip yükümlülüklerin firma tarafından yerine getirilmesi gerekirken tam tersi bir durum ile binanın geçici kabulü bile yapılmadan açılış gerçekleştirildi.  Sadece İki temel eksiğe örnek verecek olursak; bodrum katında otopark yapılmış fakat otoparka ait hiçbir giriş yok.  AVM için olmazsa olmaz olan eğlence ve sinema bölümü yok.  Bu iki temel eksiğe rağmen açılan AVM’nin yönetimi için İstanbul’a ait bir firma ile anlaşma yapıldı. AVM yönetmeliğine aykırı olan bu iki temel eksiğe rağmen yönetim firmasının anlaşmayı kabul etmesi de bu firma hakkında kafalarda ciddi soru işareti oluşturmaktadır.  Tıpkı inşaat firması için usulüne uygun yürümeyen süreç, kiralama ve yönetim firması ile de yürütüldü. Kayyum tarafından açılan bu AVM’nin sorunları hiç bitmedi. %40’ı bile dolmadan açılan bu AVM’nin esnafı da ayrıca defalarca yapılan elektrik kesintileri ile mağdur edildi. 2019 seçimlerinden sonra karşılaştığımız tablo gerçekten vahimdi. Bu sorunu tamamen çözmek adına Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanlığınca oluşturulan komisyon, şeffaf bir şekilde çalışmalarını yürüterek çözüm adına % 95 yol kat etti. Ancak 19 Ağustos günü atanan Kayyım ile bu çözüm tamamen çöpe atıldı ve şu an AVM tamamen kapatılmış durumda. Hem mülki değeri hem de aylık kira geliri ile belediyeye büyük bir kaynak olan Park AVM binası, kayyımın yaptığı açıklamada görüldüğü gibi borç karşılığında SGK’ya devredildi."denildi.

Bu satışı yapanlara şunu soruyoruz: her ay belediyeye 700.000 TL gelir getirecek Park AVM’yi hangi şartlarda ve neye dayanarak satıyorsunuz?

Daha önce getirdiğiniz yönetim firmasıyla yaptığınız sözleşme feshi ne şekildedir ve bu yönetimin 19 Şubat 2019’dan bu yana belediye ödemesi gereken kira bedeli ödendi mi?

Belediye üzerinden yandaşlarınıza satamadığınız Park AVM'yi SGK üzerinden birilerine peşkeş mi çekeceksiniz?

Son olarak Van halkına şunu söylüyoruz: bir AVM yi çarçur edip yönetemeyen bu zihniyetin 1.5 milyonluk nüfusa sahip Van kentini yandaşlarına peşkeş çekerek nasıl yönettiği gözler önündedir. 

Milyon TL Değerindeki Katı Atık Tesisi Şirketin Vicdanına Bırakıldı

Van’ın çöp sorununu çözmek için dönemin Belediye Eşbaşkanı Bekir Kaya tarafından katı atık tesisi projesi başlatıldı. Proje ihale aşamasında iken kayyım atandı. Tesis yap-işlet-devret modeli ile 25 yıllığına bir firmaya verildi. İhale aşamasında hazineye ait arazinin tahsisi belediye adına yapılmadan tamamlandı.  Dolayısıyla arazi üzerinde yapılan tesis işlemi belediye ait olmayan ancak bir başkasının arazisine yapılmış gibi kaçak duruma getirildi.  2019 seçimlerinden sonra göreve geldiğimiz gibi bu usulsüz duruma müdahale ederek tesis ve arazinin belediyeye ait olması için belediye tarafından kamulaştırma çalışması başlattık. Fakat hazineye ait bu arazi atanan son kayyım tarafından alelacele bir şekilde belediye yerine söz konusu firma adına tahsis edildi. Şirket ile yapılan tesis kullanım sözleşme süresi bittikten sonra şirket arazisi üzerine kurulmuş bu tesisin yıkımı da tamamen şirketin inisiyatifine bırakıldı.

Soruyoruz;

Hem arazisi hem de tesisi belediye mülkiyetine geçirmek için başlatmış olduğumuz süreç neden iptal edildi?
Belediyeyi korumak adına şirketi koruyacak şekilde hareket etmenizin nedeni nedir? Şirket ile aranızda nasıl bir bağ vardır?

Yandaşları ile Birlikte  Parkoma Adı Altında Her Dakika Van Halkını Soydular

2018 yılında Van Büyükşehir Belediye Meclisi tarafından şehrin belli caddelerinde otopark yapılması ve bunun işletilmesi için yetki bir yıllığına belediye bağlı Belvan şirketine verildi. Belvan şirketini 4734 kamu ihale yasasına göre ilana çıkması gerekirken parkomat işletmesi ihale usulüne aykırı bir şekilde pazarlık usulü ile Aksaray iline bağlı bir şirkete işletilmesi verildi. Belvan meclisten aldığı bir yıllık süresi bitmesine rağmen şirketin işletme süresi bittikten sonra ihaleyi 2019 yılında yetkisi olmadığı hâlde aynı ihaleyi; ihale kanuna aykırı bir şekilde aynı şirkete peşkeş çekti. Bu usulsüz ihale işlemi Sayıştay raporlarında mevcut olup bu işlemden kaynaklı belediyeni zarara uğratıldığı apaçık yazıldığı hâlde işlem, belediye yetkilileri tarafından iptal edilmeden aynı usulsüzlükle devam ettirildi. Şirkete rant kapası açmak için usulsüz bir şekilde her saat Van halkını otopark ücreti adı altında soyuyorlar.

Soruyoruz;

Sayıştay raporları gereği başlatmış olduğumuz süreci neden durdurdunuz ve söz konusu firma ile aranızda nasıl bir ilişki var ki bu firmanın rantını Van halkının menfaatinin üstünde tutuyorsunuz?

Mezarlık Duvar Korkulukları ihalesi işi Yapılmadığı Hâlde Ödemesini Yaptılar 

2015 yılında Van merkez ve ilçe mezarlıkları duvarları üzerinde demir çit korkulukları yapımı için ihale yapıldı. 2016 yılında kayyum atandıktan sonra ilgili şirketin yapması gereken işi hiç yapmadığı hâlde işi yapmış gibi göstererek eski para ile yaklaşık 1.5 trilyon TL paranın şirket sahipleri ile kurumun ilgili yetkilileri tarafından zimmete geçirildiği Teftiş Kurulu Başkanlığı raporlarında mevcuttur. Belgelenmiş olan bu yolsuzluk ile ilgili hukuk süreci başlatıldı mı? Başlatılmış ise bu süreç kamuoyunun bilgisine neden sunulmuyor?
Bu zihniyet sadece bizim ve bize ait olan kaynaklardan değil ölülerimiz üzerinden de yolsuzluk yapacak kadar alçalmıştır. 

Karla Mücadele ihalesi; Yağmamış Karı Her Gün Yağmış Gösterip Sahte Evraklarla Milyonlarca Para Ödendi
2018 yılında kar temizleme çalışması için Van Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan karla mücadele araç kiralama ihalesi sadece kış mevsimi için geçerli olup; ihale sözleşmesine göre araçların yağacak karı temizlediği gün bazında ödeme puantajı düzenlenerek günlük kira bedeli ödenecekti. Daha sonra ihale dosyası üzerinde yapılan incelemelerde araçların tüm yıl her gün çalıştığı gösterilerek sahte bir şekilde düzenlenen puantaj ve görev emir belgelerine istinaden ilgili firmaya yaklaşık olarak 10 trilyon fazladan ödemenin yapıldığı teftiş kurulu tarafından raporlaştırıldığı bilinmektedir. Belgelenmiş olan bu yolsuzluk ile ilgili herhangi bir hukuki sürecin başlatılmadığını da kamuoyunun bilgisine sunuyoruz. Ayrıca 2018 yılı kış mevsimi ise tarihte bilinen en az karın yağdığı bir kış geçirdiğimiz tüm kamuoyu tarafından bilinmektedir.

İnternete Düşen Rüşvet Ses Kayıtları ve imar Yolsuzluğu 

Özalp yolu üzerine petrol açmak için belediyeye gelen bir vatandaş, parselini imar planına akaryakıt istasyonu olarak işleyip planlamak istiyor. Ancak dönemin Genel Sekter yardımcısı Ülker Cem Kaplan ve Daire Başkanı Orhan Gülaçar ile vatandaş arasında yapılan görüşmenin daha sonra internete de düşen ses kayıtlarında yer aldığı üzere svatandaşın işlemine karşılık ancak 150 bin TL istendiği tüm kamuoyu tarafından bilinmektedir. Rüşvet istediklerine dair ses kaydı olan söz konusu bu iki belediye yetkilisi bizim tarafımızdan mevcut görevlerinden alındı. Fakat 19 Ağustos kayyım gaspı sonrası kayyımın ilk icraatlarından biri de isimleri yolsuzluk ve rüşvete bulaşan Ülker Cem Kaplan'ı VASKİ Genel Müdürlüğüne, Orhan Gülaçar’ı ise Emlak istimlak Daire Başkanlığı’na getirmek oldu. 

İhraç Edilen ve işten çıkartılan Yüzlerce Emekçinin Yerine Kendi Yakınlarını Usulsüz Bir Şekilde işe Aldılar
696 sayılı KHK ile taşeron işçilerinin kadroya geçiş işlemleri için düzenleme getirildi. KHK maddesine göre ‘2 Nisan 2018 tarihinden sonra hiç bir isim altında taşeron işçisi alınamaz’ ibaresi bulunmaktadır. Ancak kayyım yönetimince çoğunluğu dönemin belediye yöneticilerinin ve AKP İL yönetiminin yakınlarının içinde bulunduğu 194 kişi usulsüz bir şekilde işe alınmıştır. Bu söz konusu usulsüzlük Sayıştay raporlarında da geçmektedir. Sayıştay raporlarına göre bu 194 kişinin işine derhal son verilip ve şimdiye kadar ödenen maaşlarının kuruma geri ödenmesi ve bu usulsüz işlemi yapanlar hakkında gerekli soruşturmanın açılması gerekliliği belirtilmektedir. Seçimlerden hemen sonra yönetime geldikten sonra bu usulsüzlüğe son vermek için gerekli çalışmaları başlatmış olmamıza rağmen son atanan kayyım başlattığımız bu işlemi durdurmuş ve Sayıştay raporlarına rağmen bu usulsüzlüğe devam etmiştir. 

Liyakatten uzak ve usulsüz bir şekilde alınan bu 194 kişinin önceki kayyım döneminde işine son verilen 306 emekçinin yerine alındığını da ayrıca belirtmek isteriz. 

Belvan şirketinin bazı personellerine bizden önce yapılan usulsüz fazla mesai ödemesinin önüne geçerek 4 aylık süre içinde 2 milyon TL haksız ödemeyi kuruma kazandırdık. 

Yakınları ve Yandaşlarının Çiftliğine Dönüştürülen Kocaeli Parkı 

14.03.2018 tarihinde Kocaeli parkı içinde bulunan tesisin tadilat yapım işi için ihale yapılmıştır. Söz konusu ihalenin 4743 sayılı Kamu İhale Kanunu’na göre açık ihale usulü ile yapılması gerekirken dönemin kayyımı tarafından eşinin akrabası olduğu iddia edilen Elazığlı Halil Koç adlı şahsa bu tarihte ön görülmeyen mücbir sebep sayılan hiçbir olağanüstü durum ortada yokken aynı kanunun 21B pazarlık usulü ile 1 trilyon 800 milyar TL değerinde ihale edildi. Ayrıca bu ihale kapsamında yapılması gereken bazı işlemler de söz konusu ihaleyi alan yüklenici firmanın alt firmalarına 596 milyar TL değerinde doğrudan temin ile usulsüz bir şekilde verildiği belgeleriyle ihale dosyasında mevcuttur. 

Kocaeli Parkı Van'ın en nezih işletmesine sahip olmakla birlikte günlük cirosu ortalama 20-25 bin TL  olan bir tesistir. Personel maaşı başta olmak üzere aylık 250 bin TL civarında bütün sabit giderler belediye tarafından karşılanmaktadır. Buna rağmen çok aktif bir şekilde çalışan bu restoran ve kafede yapılan yolsuzluklar sebebiyle her ay neredeyse 200-300 bin TL arası zarar gösterildiği muhasebe kayıtlarında mevcuttur. 
Bu tesis için yine Elazığ’dan getirilen ve dönemin kayyımının eşi ile kuzen olduğu iddia edilen bir kişiye “Danışmanlık” adı altında 387 bin TL ücret ödendiği hâlde her ay zarar ettiği bir tesisten bahsediyoruz. Bu tesis için alınan malzeme domatesten postasına kadar her ürün Elâzığ’dan getirmekteydi. 

Van Otopark ihtiyacına Rağmen AVM Diye Ucubeye Dönüştürülen Katlı Otopark 

2010 yılında dönemin belediye eş başkanı Bekir Kaya tarafından kentin otopark ihtiyacını gidermek üzere modern bir şekilde tasarlanan katlı otopark projesi için 4 milyon tl değerinde bir ihale yapıldı. Katlı otopark binası kullanıma hazır hale getirildi ancak hemen sonrasında kayyım atandı. Kayyım sürecinde katlı otopark AVM’ye dönüştürülmek üzere yaklaşık 14 milyon TL'ye ihale edildi.  AVM için hem AVM yönetmeliğine aykırı olan hem de mühendislik bilgisinden de yoksun bu bina ucube bir hale getirildi. 

Bekir Kaya'nın Satışına İzin Vermem Dediği  Belediye Mülkleri Üzerinde Çevirdikleri Kirli Satış Oyunları 
İpek Yolu’na sıfır Bölge Hastanesi karşısında belediye ait 66 dönüm arsa 2008 yılında Oto galericilere kiralanmıştır. Bu yere 2015 yılında kiracı esnaf tarafından kendilerine yönelik satış için talepte bulunmuşlardı. 2015 yılında bu yer için Kıymet takdir komisyonu tarafından yapılan araştırma için emlakçılar ve Van Ticaret Odası ile yapılan görüşme sonrasında birim fiyat üzerinden değeri 97 milyon TL olarak belirlenmiştiri. Kiracı esnafın yüksek ısrarına rağmen dönemin belediye eş başkanı Bekir Kaya belediye ait hiçbir mülkün satışına onay vermeyeceğini belirtilerek bu mülkün satışına engel oldu. 2018 yılında bu arsanın tamamı dönemin kayyumu tarafından 3 yıl önceki fiyatının 5 kat aşağısına 19 milyona satıldı. Ayrıca şu noktaya dikkatinizi çekmek isterim 2015 yılında Kıymet takdir komisyonu fiyat almak için Ticaret Odasına gittiğinde birim fiyatına 1500 TL değer biçen Van TSO aynı arsa için biçtiği birim fiyat bu sefer 250 TL olup arsanın değerini 6 kat daha düşürmesi ise Van'ın hangi kirli eller tarafından yönetildiği gözler önüne sermektedir.

VOTAN Neden Satıldı ve Parası Neden Alınmıyor?

Van Büyükşehir Belediyesine ait tarım ve hayvancılık için modern bir sistemle Erciş yolu üzerinde 500.000 metrekare arsa üzerine kurulan VOTAŞ 2018 yılında dönemin kayyımı tarafından 2019 yerel seçimlerinde AKP-MHP adayının başkanı olduğu Van TSO’ya bağlı bir şirkete satıldı. Van TSO tarafından belediyeye ödenmesi gereken paranın yaklaşık yarısı olan 9 milyon TL 2 yıl üzerinden geçmiş olmasına rağmen hâlâ ödenmemiştir.
Satış sözleşmesinin gereğinin yerine getirilmemesinin nedeni nedir? 

Necdet Takva yönetimindeki Van TSO, Van halkının hakkı olan bu para neden ödemiyor?

Çöplüğe Dönüştürdükleri Nuda Kültür Merkezi 

2014 yılında açılışı gerçekleştirilen Nuda Kültür Merkezi 2016 yılına kadar kapsamlı bir faaliyet alanı ile uluslararası düzeyde büyük etkinliklere ev sahipliği yaptı. Aynı zamanda bünyesindeki atölyeler ile kentin gençlerine farklı alanlarda eğitim vererek büyük bir başarı gösterdi. Kayyum atandıktan sonra içi tamamen boşaltılarak ve atılı duruma getirilen Nuda Kültür Merkezi milyonlarca TL para ile alınan Türk bayrakları için bir depodan öteye geçmedi. Göreve geldiğimizde Nuda Kültür Merkezi’ne yaptığımız ziyaret esnasında karşılaştığımız manzara bir harabe idi ve küflenmiş hiç kullanılmayan binlerce bayrağın depolandığı bir yerdi. Kamu kaynaklarında yapılan yolsuzluklarını büyük bir ustalıkla Türk bayrakları ile örtmek istedikleri apaçık ortadaydı. Biz Nuda Kültür Merkezi’nin daha önceki sanatsal ve kültürel başarılarını yakalamak için gerekli çalışmaları başlatarak kullanıma hazır hale getirdik fakat aldığımız bilgilere göre Nuda Kültür Merkezi ikinci kere yine bir harabe hâline getirilmiş durumda.

Halka Hizmet Vermesi Gereken Deniz Otobüsü Kendi Şatafatları için Protokol Gemisi Diye Özel Dizayn Ettirildi

Van Gölü üzerinde deniz otobüsü olarak halkın hizmetinde kullanılmak üzere alınan gemi için 670 bin TL harcanmış ve bu protokol gemisi kayyımın eşi ve arkadaşlarına tahsis edilerek ‘gün düzenleme’ yerinin ötesine geçememiştir.

Garaj Araç Akaryakıtı Çeşme Misali Bir Yerlere Akıtıldı

Kayyım sürecinde 196 adet binek araç kiralanmıştı. Bu araçlardan 36 tanesinin bütün giderleri belediye tarafından karşılandığı halde yıllık olarak emniyet, jandarma, milli eğitim, valilik gibi kurumların hizmetine verilmişti. Hatta bu araçlardan Wolkswagen Arteon modeli de 2019 seçim sürecinde Trabzon belediye başkanı adayının hizmeti için Trabzon’a gönderilmişti.

Kayyım süreci boyunca haftalık 32 tonluk 4 tanker akaryakıt tüketimi yapılırken biz göreve geldiğimizde gerçek ihtiyacı tespit ettikten sonra bu tüketimi %50 oranında düşürerek haftalık 2-2.5 tankere düşürdük. Gerçek araç ihtiyacını da tespit ederek ihtiyaç fazlası olan 35 aracın kiralama sözleşmesini iptal ettik. 4 aylık süre içinde sadece bu iki kalem giderinde yaptığımız tasarruf yaklaşık 7 milyon TL civarındaydı.
Van Halkına Kazandırmak İstediğimiz Ulaşım Ana Planı Çöpe Atıldı

Van’ın ulaşım, otopark ve trafik sorunu tüm Van halkı tarafından bilinmektedir. Bu sorunun kalıcı ve gerçek çözümüne yönelik bin bir emekle görevde olduğumuz süre içinde Van’a Ulaşım Ana Planı kazandırdık. Minimum gider ile bu işte uzman olan İstanbul Üniversitesi ile protokol imzaladık. Kayyım atandıktan sonra ilk icraat bu protokolün iptal edilmesi oldu.

Tabi Van’ın otopark sorununa rağmen katlı otoparkı AVM’ye dönüştüren zihniyetten başka ne bekleyebiliriz ki?

Kadın Politikaları Daire Başkanlığı 

Arkadaşlarımız tarafından kurulan kadın politikaları daire başkanlığı ve müdürlükleri kurtulduğu andan itibaren kadına yönelik şiddetle mücadele baştan olmak üzere bir çok alanda  büyük ve değerli çalışmalar oraya koydular. Fakat kayyım atandığı anda ilk saldırıları bu çalışmalar oldu. Biz yönetime geldiğimizde ilk işlerimizden biri de kapatılan Kadın Politikaları Daire Başkanlığını meclis kararıyla tekrar açmak oldu. Son atanan kayyım ne yazık ki tekrar kapattı. Onun için kayyım aynı zamanda kadın düşmanıdır diyoruz.

İhtiyaç Sahibi Aileler Arasında Ayırımcılık 

Belediye bünyesinde yapılan sosyal yardım güvenlik soruşturması neticesinde verilmekteydi. Biz geldiğimiz gibi bu uygulamaya son verdik.

5 Yıllık Stratejik Planımız.

Seçimlerden sonra yeni gelen yönetimler 6 ay içinde 5 yıllık Stratejik planlarını yapmakla yükümlüdür. Bizler, bu kente yapacağımız hizmetler için oluşturacağımız stratejik planımızı hazırlarken bu işin uzmanlarından bir grup akademisyen ile protokol imzaladık. Van halkını, aldığımız muhtar toplantıları, halk toplantıları ile sürece katarak; çeşitli STK ve meslek odaları ile görüşerek her aşamada şeffaf bir süreç yürüttük. Stratejik Plan’ın tamamlanması aşamasında kayyım atandı ve bu hizmet planı çöpe atıldı.  Şuan Van kentine bir hizmet yapılmadığı gibi kamuoyu ile paylaşılan herhangi bir Stratejik plan da ortada bulunmamaktadır.

İstihdam ve Üretim için Van'a Getirdiğimiz Yatırımcılar

Üretime dayalı istihdam politikamız gereği kimseyi kayırmak adına ihtiyaç olmadan işe almayacağımızı belirttik. Bunun yerine Van’ın işsizlik sorununu çözüm olmak adına İstanbul gibi çeşitli illerde faaliyet gösteren Vanlı iş insanları ile iletişime geçerek ilimize yapacakları yatırım için kendilerine çeşitli kolaylıklar sağlayacağımızı belirterek 2 fabrikayı Van’a getirdik. Tek şartımız ise Van insanını istihdam etmek oldu. Bu iki fabrika üretim aşamasına geçecek iken 19 Ağustos kayyım gaspı sonuncunda bu iki fabrika ile yapılan protokolleri iptal etmek yine kayyımın ilk icraatlarından biri oldu."denildi.

Van Gazetesi

 

mustafa avcı van haber van haber hdp