İRFAN KARTAL: UFAK TEFEK TİCARETLER KAÇAKÇILIK DEĞİLDİR

TAKİP ET

AK Parti Van Milletvekili İrfan Kartal Mavi Köşe adlı programımıza konuk olarak hayat hikâyesini anlattı.

VAN GAZETESİ (ÖZEL HABER) S.U. AK Parti Van Milletvekili İrfan Kartal:“1949 yılında Van’da doğdum. İlkokul, ortaokul ve lise tahsilini Van’da tamamladım. Daha sonra inşaat mühendisi olarak tahsilimi tamamladım. Tamamladıktan sonra o dönem bir takım imkânlar varken Van’da okumayı tercih ettim. Van’da hizmet vermeyi istedim. Yapı işlerinde çalıştım. Daha sonra Afyon’da yapı müdürlüğünde ve Ankara yapı işleri müdürlüğünde görev yaptım. Askerlik dönemimi tamamladıktan sonra 1980 yılında yapı işleri bölge müdürlüğüne bakarak tekrar Van’a döndüm.”


SÜRGÜN DÖNEMİ YAŞADIK

“İki yılda yapı işleri bölge müdürlüğü görevini yürüttüm. Daha sonra da serbest ticaret işi yaptım. Düşe kalka buralara kadar geldim. Tabii sizlere hayat hikâyemi biraz daha ayrıntılı anlatmak isterim. 1968 yılında üniversiteye gittiğim zamanlarda rahmetli Kinyas Kartal’ı idol olarak görüyordum. Onun bütün sözlerini kaydetmeye çalıştım.  Hep ondan ders çıkarmaya çalışırdım. Çok şey öğrendim. 


En temelde insanların taleplerini yerine getirmek, hizmet etmek olduğunu öğrendim. Kinyas Kartal’ın hümanist bir yapısı vardı.  Okumayı ve okutmayı çok severdi. Okumanın ne kadar önemli bir şey olduğunu ondan öğrendim. Benim ilkokuldaki öğrenim durumum çok iyi değildi. 60’lı yıllara denk gelmişti. Ailecek sürgün dönemi yaşadık. Çok büyük sıkıntılar yaşadık. İlkokulu yedi yılda bitirdim.”


YEDİNCİ KARTAL
“Okul okumak benim için hayal olmuştu. Rahmetli Kinyas amcamın bana verdiği o güvenle okumak istedim. Şimdi de okumak isteyenlere özellikle yanımıza gelenlere yardımcı oluyoruz. Kinyas amcamı hep örnek alıyorum bunu bütün Türkiye halkı biliyor. Ben ailede yedinci kartal olarak mecliste yer alıyorum. Kinyas amca bahse konu olduğu zaman onunla gurur duyuyoruz. 


Biz ilk okumaya başlayacağımız zaman köyümüz Erciş yolu üzerindeydi. Oradan babamla ve kardeşimle o zamanın şartlarıyla yaya olarak geliyorduk. O zamanın imkânlarıyla araç bulmak çok zordu. Fakat şimdi anlıyorum cefasını çektiğim her şeyin sefasını çekiyorum. 
Şimdi teknoloji çok gelişti çoğu şey öyle rahatlığa kavuştu. Eskiden böyle çamaşır makinası ve bulaşık makinası yoktu kadınları her şeyi elleriyle yapıyordu. Kalabalık ailelerde bunları yapmak daha zordu. Anneme yardım ederdim.” 


TÜRKİYE’DE İZ BIRAKMIŞ KUŞAK

“Ben 68 kuşağıyım. Bu kuşak Türkiye’de iz bırakmış bir kuşaktır. Silinmez bir kuşaktır. O dönemin siyasi olayları çok daha ağır ve farklıydı. Şimdi bazı hareketler bilinçli bir şekilde yapılıyor. Bu hareketler kulaktan dolma yani bir takım duyumlar ile yapılıyor. Bizim dönemde siyasetin çoğu sokaktaydı. Maalesef okullarda yurtlarda ayrımlar olmuştu. Yol yürüdüğünüzde tedirgin olurdunuz. Şiddetle çalışan bir çark vardı. 


Bunlar eğitimin öğretimin günlerce aksamasına sebep oluyordu. Nerede neyle karşılaşacağımız hiç belli olmuyordu. Oturduğumuz mahalle bile ayrılmıştı. Sağcıların ve solcuların mahallesi diye bir ayrım. O dönemde bile biz şiddetin hak alma aracı olduğuna inanmıyorduk. Şiddetle hiçbir işimiz yoktu. Kimliklerimizi faydalı olalım diye kullanıyorduk. Maalesef kimlik bilinçsizce kullanılırsa silah gibi olabiliyordu. 


Bizim dönemimizde çok fazla ırkçılık vardı. Bunlar kan dökülmesine sebep oluyordu. Şimdi bahsettiğim olaylar yok. Birbirini çok iyi anlayan bir gençlik söz konusu. Bizim bölgemizde seçimde döneminde sosyal medyanı pek faydası olmuyor. Bölgemiz için sosyal medyanın çok faydalı olduğuna inanmıyorum. Sosyal medyanın bir faydası olduğuna inanmıyorum yani bilinçsizce kullanan çok fazla kitle var.”


YÜN ALTIN KADAR DEĞERLİ
“Bizim bölgemizin yüzde yetmiş dördü tarım ve hayvancılık ile uğraşıyor. Bu büyük bir rakam. Yüzde onda hizmet sektörü var. Bu nedenle bizim tek geçim kaynağımız tarım ve hayvancılıktır. Bilhassa aile olarakta tarım ve hayvancılıkla çok büyük uğraş verdik. Hayvancılığın tabiri caizse çobanlığın ne olduğunu çok iyi biliyorum. Bunlardan dolayı bu bölgenin belki de çok kayıpları oldu. 


Bugün yün çok kıymetlidir. Altın kadar kıymetli. Bunları tekrar bu bölgeye getirmek için üç tane milletvekilimiz, il başkanımız ve valimiz ile zaman zaman bütün bakanlıklarda bütün genel müdürlüklerde bunun mücadelesini veriyoruz. Her fırsatta bölgemizdeki zenginliğin tarım ve hayvancılık olduğunu söylüyoruz. Bu yöndeki eksiklikler giderilerse göç olmaz. 
Halkımızın çoğu şehirlere taşındı. Geçmişte köylerden şehirlere yumurta, yoğurt ve köy ekmeği gelirdi. Bugün baktığımızda maalesef şehirden köylere gidiyor. Köylerde artık tandır dumanları tütmüyor. Büyük bir eksiklik.”


UFAK TEFEK TİCARETLER KAÇAKÇILIK DEĞİLDİR
“Sınır kapıları ile ilgili çalışmalarımız da var.  Eskisi gibi güvenlik sorunları kalmadı. Ufak tefek ticaretler kaçakçılık değildir. Eskiden İran’dan çay tabağı, kına ve halı getiriyorduk. Bunu satıp kendine geçim kapısı yapıyorlardı. Hâlbuki bunların kaçakçılıkla ilgisi yok. Bunları biraz daha meşrulaştırmak lazım. Bölgenin ekonomisinin kalkınabilmesi için olmalı. Bunlar bizim için büyük kazançtır. Coğrafyamız bunlara elverişli. Van’ın yararına olan bütün her şeyi takip ediyoruz. Şahsım olarak kapım daima açık. 
Siyaseti politikayı hep seviyordum. Geçmişte belediye başkanlığı adaylığım oldu. Bugün AK Parti’de milletvekili olmak nasip oldu. Ülkem için ne kadar çalışsam az. Vatandaşların taleplerine yetişemiyoruz ama bu bizim kutsal görevimiz. Kimse bizi zorla oraya getirmedi.” 


HAKKÂRİ’DE ZENGİN MADEN YATAKLARI VAR
“Maden yatakları artık uzay sistemleri ile yürütülüyor. Muradiye ilçemizde geçmişteki bir dereden maden üretiyorlarmış. Yani petrol çıkıyormuş. Biz bunun içinde müracaatta bulunduk. Eskiden bu bölgede maden teknik arama enstitüsü vardı. Fakat kapatıldı. 
Bizim bölgede özellikle Hakkâri’de zengin maden yataklarının var olduğunu düşünüyoruz. Bunların raporlarının çıkması lazım. Bunun için enerji bakanlığı ile de konuştuk. Bunların takipçiyiz. Bu yer altından hazine bulmak kadar değerlidir.”


İSTİHDAM ÜRETİME BAĞLIDIR
Kartal; “İstihdam üretime bağlıdır. Van’ın bir milyon nüfusu var. Karaman ilimizin nüfusu daha az ama tarıma bağlı sanayi var. Birçok kişi orada istihdam sağlıyor. Kendi illerinde yeterli çalışan bulamayınca çevre illerden çalışan alıyor. Son iki yıldır tekstil kentte çalışan yedi bin kişi var. Sadece Manisa’da Vestel’de 17 bin kişi çalışıyor.


Tarıma bağlı OSB bölgesi dört bin hektar üzerinde kuruldu. Tüzel kişiliğini kazandı. Tarıma bağlı organize sanayi çalışmaları yapılacak. Kısa zamanda da alt yapısı ihale edilecek. Tarımsal ihtisas süsü kurulacak. Özellikle yedi konuda balıkçılık, arıcılık ve hayvansal bitkilerin nasıl daha iyisini elde ederiz çalışmaları oldu. 


Bütün gücümüzü tarıma, hayvancılığa ve sulamaya veriyoruz. İthalat azalıyor. Ukrayna gibi bir ülkede bizim Trakya’daki topraklarımız kara toprak çok verimlidir. Aynı emeği gücü veriyoruz ama beş katı verim kazanıyorlar. Desteklemeler olursa üretim de olur istihdam da. Köylerde göç olmaz” diyerek sözlerini noktaladı.

 

VAN GAZETESİ (ÖZEL HABER) S.U.

İrfan kartal van Kinyas Milletvekili