TÜRKİYE'DE İLKLERİN YILI HUGO

Armağan Çağlayan'ın sunduğu 'Uçuk Kaçık Masallar'ın' bugünkü konusu, 1993 yılında ilk kez Kanal 6'da yayınlanmaya başlayan Hugo.

Armağan Çağlayan’ın sunduğu “Uçuk Kaçık Masallar’ın” bugünkü konusunu özel olarak aktarıldı.

“UYKUDAN ÖNCE”

Armağan Çağlayan,"1968 yılı Türkiye’de ilklerin yılı olmuş. 31 Ocak 1968 günü Türkiye’de ilk televizyon yayını gerçekleşmiştir. Bu üç saatlik test yayını sırasında çocuklara yönelik çizgi film yayınlanmıştır. ‘Kötü Adam ve İnatçı Çiçek’ çizgi filmi. Bu Kötü Adam ve İnatçı Çiçek çizgi filmi Türk televizyonlarında çocuklara yönelik en iyi yayınlanan ilk televizyon işi olarak Türk televizyon tarihine geçmiştir. 

Daha sonra 1970’li yıllarda Türkiye’de yeni bir efsane doğmuş ‘Uykudan Önce’. Bu programı Adile Naşit sunarmış. Her akşam programda masal anlattıktan sonra masalın sonunda çeşitli isimler sayarak çocukları uykuya yani yatağa gönderirmiş. Hatta bazı çocuklar isimleri söylenmediği için uyumadığı bile söylenirmiş. 

1980’li yıllarda ihtiyar çocuk işleri televizyonda boy göstermeye başlamış. Mesela Şeker Kız Candy, He man, Heidi. Çocuklar artık bu ithal çizgi filmleri neredeyse müptelası olmuşlar. Aynı yıllarda iki yeni iş çocukları televizyona kilitlemiş. Bunlardan bir tanesi; ‘Susam Sokağı’ diğeri ise ‘Adam Olacak Çocuk’ bu programı Barış Manço yapıyormuş. 

“ADAM OLACAK ÇOCUK”

Barış Manço, bütün çocukların Barış abisiymiş. Programın içinde Dönence adlı bir bölümünde dünyanın çeşitli ülkelerine gidip çocuklara bu ülkeleri tanıtıyormuş. Aynı zamanda Adam Olacak Çocuk bölümünde de çocuklar çeşitli hünerlerini gösteriyor ya da şarkılar söylüyorlarmış. Bütün çocuklar barış abilerinden tam puan alıyorlarmış. 
90’ların başında özel televizyonların mantar gibi artmasıyla birlikte çocuk programları çok popüler olmuş. Bu çocuk programı ‘HUGO’. HUGO ailesini kötü cadı Şila’nın elinden kurtarmaya çalışıyormuş. Çocuklarda aynı anda telefonun tuşlarıyla televizyondan HUGO’yu hareket ettiriyormuş. 

HUGO o kadar popüler olmuş ki çocuklar bu programı hiç kaçırmıyorlarmış. Programın sunuculuğunu Tolga Garipoğlu yapıyormuş. Garipoğlu aynı dönem ODTÜ’de bir Talk Show yapıyormuş. Programda İstanbul’dan gelen ünlü isimleri misafir ediyormuş. Bu misafirlerden bir tanesi de Barış Mançoy’muş. 

“HUGO”

HUGO sayesinde Tolga Garipoğlu çocukların Tolga abisi olmuştur. Tolga abi küçük yaşlarda TRT Çocuk Saati programına girmiş. Bir sürü dizide seslendirme yapmıştır. TRT’de yönetmenlikte yapmıştır. HUGO ilk 1990’da Danimarka’da yayınlanmıştır. Aynı anda kırk üç ülkede birden yayınlanmış. Türkiye’de ki yayın hakları Tolga Garipoğlu’na aitmiş. 

Ahmet Özal’la Tolga Garipoğlu’nun yolu kesişmiş. HUGO 1993 yıllarının başında Kanal6’da yayın hayatına başlamıştır. Tabii o zamanlar teknolojiye erişim şimdiki gibi değil. Bu rağmen HUGO o kadar popüler olmuş ki yayın hayatına haftada iki gün olarak başlamış. Daha sonra çok iyi ilgi görünce haftanın beş gününe ve haftanın yedi gününe çıkartılmıştır.

Bu da yetmemiş günde iki defa yayınlanmıştır. Reytingleri popüler dizileri de geçmiştir. Hatta bir dergi bile basılmıştır. Bu derginin tirajı altmış bine ulaşmıştır. Televizyon hayatı boyunca hep canlı yayınlanmıştır. Çocuklar HUGO’yu tuşlarla yönlendirmeye başlarlar. Canlı yayınlanma süresi bazı canlı yayın kazalarını beraberinde getirmiştir.  

“ÇOCUKLARIN PARMAK UÇLARINDAKİ HUGO” 

 TRT’nin tekelindeymiş ama zamanın akıllı yatırımcıları şöyle bir çözüm bulmuşlardır. Türkiye’den sinyali çakıyorlar sinyal Avrupa üzerinden gidiyor. Avrupa üzerinde yayın yapılıyor. Dolayısıyla Türkçe yayın yurtdışından yapılıyor gibi gözüküyor. 
Bundan dolayı canlı yayınlarda gecikmeler oluyormuş. Hugo’da bu gecikmelerden nasibini alıyormuş. Bu yarışma gerçekten de çocukların parmaklarının ucundaymış. Sinyal gecikmesinden dolayı HUGO geç hareket ediyormuş. Bu bir sürü canlı yayın kazasını da beraberinde getirmiştir. 

Günlerden bürgün hem bu sinyal gecikmesinden hem de yarışmacı çocuğun çevirmeli telefon kullanması sebebi ile daha oyunun en başında yarışmacı çocuk Hugo’nun canlarını öldürmüş. Ardından küfür etmiştir. Sunucunun uyarması üzerine ona da küfür etmiştir. Bu küfür meselesi çok yayılmıştır. Bu zamanında bir şehir efsanesine dönüşmüş.

“HUGO EKRANLARA VEDA ETTİ”

Şehir efsanesi yayılmış yayılmasına Garipoğlu katıldığı bir televizyon programında böyle bir olayın hiç yaşanmadığını söylemiştir. Hatta bunu ispat edene sıfır kilometrelik bir araba vereceğim demiştir. Daha sonraki yıllarda bu olayla ilgili bir video çıkmıştır. Videonun da o canlı yayının kaydı olmadığı ve montajlanan bir video olduğu daha sonra anlaşılmıştır. 

Hugo 1993-1996 yılları arasında Kanal6’da yayınlanmıştır. 2001’de SHOW TV,2003’te cıne5’te, 2004’te ise ATV’de ekranlara gelmiştir. Son olarak 2006’da Kanal1’de yayınlanmıştır. Tabii daha sonra Kanal1’in TMSF’ye geçmesiyle ekranlara veda etmiştir. Hugo tüm dünyada ekranlara veda etmiştir. 

Bu olay tekrar gündeme gelmiştir. Olayın tanıkları olay ile ilgili konuşmaya başlamışlardır. İlk yönetmeni Ahmet Çelenk’miş. Böyle bir olayın yaşanmadığını söylemiştir. TV8’de Aramızda Kalması programında bir sabah bu Hugo’daki küfür olayı tartışılmaya başlanmıştır. Programı çeken Osman isimli kameraman küfür olayı 1995 yılında oldu hem de iki kere oldu demiş. 

Programın yapımcıları da küfür olayının olduğunu doğrulamış. Şehir efsanesi olan bu olay popüler kültüründe önemli parçalarından bir tanesi haline gelmiş. Taylan biraderlerinde çektiği okul sahnesinde bu küfür sahnesi aynen yer almıştır. TRT bu filmi yayınlarken, küfür sahnesini yayınlamayı unutunca Hugo’nun çekilmiş küfürlü hali ilk kez yayınlanmıştır. Gerçekten küfür edilip edilmemesi hep bir şehir efsanesi olarak kalmıştır.”dedi.

Van Gazetesi - Özel Haber - Sevda Uzunyol