Türkiye kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER) kadınların iş hayatındaki yerini ve önerilerini yaptığı açıklama ile duyurdu.
Yapılan açıklamada pandeminin olumsuz etkilerinden bahsedilirken, “Yeni döneme başlarken, geride bırakmakta olduğumuz dönemin yarattığı hasarın analizini doğru yapmak zorundayız” denildi. KAGİDER açıklamasında şu ifadeler yer aldı:
KAYIT DIŞI ÇALIŞIYORLAR
“Küresel araştırma raporları Covid-19 pandemisinin ekonomi ve ticaret üzerindeki sonuçlarından kadınların erkeklerden daha fazla oranda etkilendiğini ortaya koymuştur. Bunun en önemli nedeni, pandemiden özellikle etkilenen sektörlerde kadınların yoğunluklu olarak istihdam edilmesi ve kayıt dışı çalışanların çoğunun kadın olmasıdır. Bilhassa uzaktan çalışma olanağının bulunmadığı durumlarda kadınların istihdamı olumsuz etkilenmiştir.”
Öncelikli alınması gereken dört temel aksiyona karar vericileri davet eden KAGİDER, bunları şu şekilde sıraladı:
1 – Kadın istihdamını Covid-19 etkisinden korumak ve kadın girişimcilerin bu dönemde ayakta kalmalarını sağlamak için gerekli önlemler hızla alınmalı, destek/hibe ve teşvik programları acilen uygulamaya konulmalıdır.
2 – Kadın cinayetleri ağır bir suçtur ve asla kabul edilemez. Yazılı ve görsel medyaya günde 3-4 kadın cinayetinin yansıdığı bir ortamda bu suç en ağır şekilde cezalandırılmalı ve cezalar hiçbir şekilde hafifletilmemelidir. Kısaca İstanbul Sözleşmesi olarak bilinen Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadele Hakkındaki Avrupa Konseyi Sözleşmesi ve 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesi Hakkındaki kanun etkin bir şekilde uygulanmalıdır.
EŞİTLİK ÖĞRETİLMELİ
3 – Toplumsal cinsiyet eşitliği ilkokuldan başlayarak Milli Eğitim müfredatına alınmalı, toplumsal cinsiyet eşitliği kültürünü benimsemiş ve özümsemiş bireyler yetiştirilmelidir.
4 – pandemi etkisiyle hızla dijitalleşen yeni dünyaya kadınları hazırlamak her zamankinden daha büyük önem taşıyor. Bu alanda kadınların önlerindeki engeller kaldırılmalı ve ülkemizde kadının bilim ve teknolojide daha çok varlık göstermesi teşvik edilmeli.”
İSTİHDAMDAKİ KADIN ÇALIŞAN HEDEFLERİ BİR TÜRLÜ TUTMUYOR
Kadınların iş hayatında yaşadıkları kaybın TÜİK istatistiklerinde görüldüğünü ifade eden KAGİDER açıklamasında, “TÜİK işgücü verilerine göre Kasım 2019 – Kasım 2020 döneminde işgücündeki kadın sayısında 840 bin, istihdamdaki kadın sayısında ise 571 bin kayıp olmuştur. 2023 yılında kadınların istihdama katılımı için yüzde 41 hedefi belirlenmişken, ne yazık ki bu oran son verilerle yüzde 26'ya inmiş bulunmaktadır. Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması, kadının ekonomide, bilimde, sosyal yaşamda ve siyasette güçlendirilmesi ülkemizin geleceği için hayati öneme sahiptir” denildi.
Yapılan açıklamada pandeminin olumsuz etkilerinden bahsedilirken, “Yeni döneme başlarken, geride bırakmakta olduğumuz dönemin yarattığı hasarın analizini doğru yapmak zorundayız” denildi. KAGİDER açıklamasında şu ifadeler yer aldı:
KAYIT DIŞI ÇALIŞIYORLAR
“Küresel araştırma raporları Covid-19 pandemisinin ekonomi ve ticaret üzerindeki sonuçlarından kadınların erkeklerden daha fazla oranda etkilendiğini ortaya koymuştur. Bunun en önemli nedeni, pandemiden özellikle etkilenen sektörlerde kadınların yoğunluklu olarak istihdam edilmesi ve kayıt dışı çalışanların çoğunun kadın olmasıdır. Bilhassa uzaktan çalışma olanağının bulunmadığı durumlarda kadınların istihdamı olumsuz etkilenmiştir.”
Öncelikli alınması gereken dört temel aksiyona karar vericileri davet eden KAGİDER, bunları şu şekilde sıraladı:
1 – Kadın istihdamını Covid-19 etkisinden korumak ve kadın girişimcilerin bu dönemde ayakta kalmalarını sağlamak için gerekli önlemler hızla alınmalı, destek/hibe ve teşvik programları acilen uygulamaya konulmalıdır.
2 – Kadın cinayetleri ağır bir suçtur ve asla kabul edilemez. Yazılı ve görsel medyaya günde 3-4 kadın cinayetinin yansıdığı bir ortamda bu suç en ağır şekilde cezalandırılmalı ve cezalar hiçbir şekilde hafifletilmemelidir. Kısaca İstanbul Sözleşmesi olarak bilinen Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadele Hakkındaki Avrupa Konseyi Sözleşmesi ve 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesi Hakkındaki kanun etkin bir şekilde uygulanmalıdır.
EŞİTLİK ÖĞRETİLMELİ
3 – Toplumsal cinsiyet eşitliği ilkokuldan başlayarak Milli Eğitim müfredatına alınmalı, toplumsal cinsiyet eşitliği kültürünü benimsemiş ve özümsemiş bireyler yetiştirilmelidir.
4 – pandemi etkisiyle hızla dijitalleşen yeni dünyaya kadınları hazırlamak her zamankinden daha büyük önem taşıyor. Bu alanda kadınların önlerindeki engeller kaldırılmalı ve ülkemizde kadının bilim ve teknolojide daha çok varlık göstermesi teşvik edilmeli.”
İSTİHDAMDAKİ KADIN ÇALIŞAN HEDEFLERİ BİR TÜRLÜ TUTMUYOR
Kadınların iş hayatında yaşadıkları kaybın TÜİK istatistiklerinde görüldüğünü ifade eden KAGİDER açıklamasında, “TÜİK işgücü verilerine göre Kasım 2019 – Kasım 2020 döneminde işgücündeki kadın sayısında 840 bin, istihdamdaki kadın sayısında ise 571 bin kayıp olmuştur. 2023 yılında kadınların istihdama katılımı için yüzde 41 hedefi belirlenmişken, ne yazık ki bu oran son verilerle yüzde 26'ya inmiş bulunmaktadır. Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması, kadının ekonomide, bilimde, sosyal yaşamda ve siyasette güçlendirilmesi ülkemizin geleceği için hayati öneme sahiptir” denildi.