Van’da oluşan depremler ve sonraki artçı şoklarla ilgili matematik modelleme yapan Van YYÜ Mühendislik Mimarlık Fakültesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Toker, bölgedeki deprem aktivitelerinin arttığını açıkladı.İran’ın Khoy kentinde meydana gelen depremle birlikte bölgede meydana gelen son depremlerle ilgili açıklamalarda bulunan Toker, bu durumun bölgede deprem oluşma indeksinin yoğunlaştığını gösterdiğini söyledi.Bölgedeki hareketlilik arttı”
Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Toker, her fayın başka bir fayı tetiklemek zorunda olmadığının altını çizdi. Bölgede son aylarda yoğun bir deprem aktivitesinin olmaya başladığını ifade eden Doç. Dr. Toker, “En son Urumiye Gölü’nün kuzeyinde bir ters fayın kırılmasına şahit olduk. Geçtiğimiz günlerde Kars-Ardahan bölgesinde depreme şahit olduk. Bundan 3 ay önce ise Erçek Gölü’nün kuzeyinde doğrultu atımlı depreme, yine 6 ay önce Çarpanak Yarım Adası açıklarında şahit olduğumuz deprem kümelenmeleri, bölgedeki hareketliliğin arttığını bize gösteriyor” dedi. “Bu depremlerin bölgeye ciddi bir hasar vermesini muhtemel görmüyoruz”
Sürekli olarak Doğu Anadolu Platosu ve Kuzey Batı İran Platosu arasında farklı karakterlerde ters ve doğrultu atımlı faylar olmak üzere depremlere şahit olmaya başladıklarını anımsatan Toker, “Bu hareketlilikle beraber 4’den büyük, 5 buçuktan küçük olmak üzere bir çok deprem aktivitesi oluyor. Doğu Anadolu Platosu ile Kuzey Batı İran Platosunu tek bir kıta olarak düşünürsek buralarda yoğun bir deprem aktivitesinin olduğunu söyleyebiliriz. Bu depremleri sismik risk açısından değerlendirirsek bu depremlerin bölgeye ciddi bir hasar vermesini muhtemel görmüyoruz. Fakat bu bölgedeki hareketliliğin devam ettiğini gösteriyor. Deprem oluşma indeksinin yoğunlaştığını gösteriyor” diye konuştu.
Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Toker, her fayın başka bir fayı tetiklemek zorunda olmadığının altını çizdi. Bölgede son aylarda yoğun bir deprem aktivitesinin olmaya başladığını ifade eden Doç. Dr. Toker, “En son Urumiye Gölü’nün kuzeyinde bir ters fayın kırılmasına şahit olduk. Geçtiğimiz günlerde Kars-Ardahan bölgesinde depreme şahit olduk. Bundan 3 ay önce ise Erçek Gölü’nün kuzeyinde doğrultu atımlı depreme, yine 6 ay önce Çarpanak Yarım Adası açıklarında şahit olduğumuz deprem kümelenmeleri, bölgedeki hareketliliğin arttığını bize gösteriyor” dedi. “Bu depremlerin bölgeye ciddi bir hasar vermesini muhtemel görmüyoruz”
Sürekli olarak Doğu Anadolu Platosu ve Kuzey Batı İran Platosu arasında farklı karakterlerde ters ve doğrultu atımlı faylar olmak üzere depremlere şahit olmaya başladıklarını anımsatan Toker, “Bu hareketlilikle beraber 4’den büyük, 5 buçuktan küçük olmak üzere bir çok deprem aktivitesi oluyor. Doğu Anadolu Platosu ile Kuzey Batı İran Platosunu tek bir kıta olarak düşünürsek buralarda yoğun bir deprem aktivitesinin olduğunu söyleyebiliriz. Bu depremleri sismik risk açısından değerlendirirsek bu depremlerin bölgeye ciddi bir hasar vermesini muhtemel görmüyoruz. Fakat bu bölgedeki hareketliliğin devam ettiğini gösteriyor. Deprem oluşma indeksinin yoğunlaştığını gösteriyor” diye konuştu.
