Armağan Çağlayan, “Eskiden yani 80’li yıllarda İstanbul gece hayatında gazino âlemi çok önemli bir yer tutuyormuş. Anlatacağım olay 1982 yıllarının sonlarında başlayıp 1983 yılının şubat ayında talihsiz bir şekilde sonlanacak olan bir hikâye. Tabii hikâyenin sonu çok daha talihsiz.
“TAŞ BEBEK, GÖNÜL YAZAR”
“1982 yılının sonlarında Bebek Aşiyan gazinosunda, gönül yazar çok güzel bir kadroyla sahneye çıkmaya başlamış. Bebek Aşiyan gazinosu aynı zamanda o dönem Lunapark Gazinosunun sahibi Osman Kavram’mış. Taş bebek lakaplı Gönül Yazar, assolist olarak yer almaktaymış. İşler çok iyi gidiyormuş. Gazino memnun, müşteri memnun, herkes memnun. Ama bir tek memnuniyetsiz biri varmış o da Gönül Yazar’mış. Çünkü sahneye çıktığında ses tesisatında uğultular geliyormuş. Ya da çeşitli çınlamalar geliyormuş. İşte gönül yazar her gece sahneye çıkmadan önce ses teknisyenlerinin yanına gidip, ‘lütfen bu gece ses tesisatında bir sorun oluşmasın’diye ricalar ediyormuş”.
“Yine bir gece sahneye çıkmış. O zamana kadar ses tesisatında hiçbir sorun yok. Ama Gönül Yazar sahneye çıkınca ses tesisatında sorun çıkmış. Bunun üstüne Yazar, elindeki mikrofonu yere atmış hemen ses teknisyeni yeni bir mikrofon getirmiş. Bu yeni gelen mikrofonu da yere atmış. Programın bitimine kadar şarkılarını mikrofonsuz söylemiş. Bu gazino camiasında hafif bir tedirginliğe yol açmış. Ama hemen ertesi gün hafta sonuymuş. O dönemde gazinolarda en çok hâsılatı hafta sonları matineden elde ediyorlarmış. Hafta sonu geçtikten sonra Gönül Yazar olaylı bir şekilde Bebek Aşiyan gazinosundaki programından ayrılmış ve programa son vermiş. Gönül Yazar’ın bu kararından sonra dönemin bütün gazinocuları İstanbul’da bir araya gelmişler. Gazino patronlarının yaptığı toplantı sonrası Gönül Yazar’a bir yıl süre ile İstanbul gazinoları yasaklanır. Patronlar aralarında bir anlaşma yaparlar ve derler ki bir yıl süreyle Gönül Yazar hiçbir gazinoda sahneye çıkartılmayacak. Otuz yıldır sahnelerde başarılı işler yapan ve patronlara da iyi para kazandıran Gönül Yazar bu duruma çok içerler ve çokta üzülür”
Van Gazetesi Özel haber
“Gönül Yazar, soluğu Hamburg’da o dönem sevgilisi olan Vural Öger’in yanında alır. Onunla mutlu günler geçirmektedir. İstanbul’da da durum farklıdır. Gazinolarda sahneye çıkılacak assolist aranmaktadır. Emel Sayın Neşe i Muhabbet müzikalinde başrol oynamaktadır. Bülent Ersoy’un yasağı devam etmektedir. Zeki Müren rahatsızlığı sebebi ile Bodrum’da dinlenmeye çekilmiştir. muazzez abacı o dönem Hasan Heybetli’yle sevgili olduğu için sevgilisinin izin verdiği ölçülerde sahneye çıkmaktadır. Neşe Karaöcek ise bazı gazinolarda sahneye çıkmaktadır. Bu assolist sıkıntısı yeni insanların assolist olmasının yolunu da açmıştır. Ankara radyosundan Hülya Sözer gazinolara transfer oldular”.
“BAZI HAYATLAR BİTER BİTMEZ UNUTULMALI”
“Hükümete yakınlıklarıyla bilinen Yüksel Uzel’de artık gazinolarda ismini yazdırmaktadır. Deniz Uğur, Ayşe Tunalı, Müşerref Tezcan ve Hülya Sözer de artık gazinodaki yerlerini almış bulunuyorlar. Gazinocular hemen yeni çareler düşünmeye başlarlar çünkü eldeki solistler İstanbul, Ankara, Bursa ve Adana gazinolarına yetişememektedirler.
Nükhet Duru o dönemde artık alaturka şarkılar söylemeye başlar ve o da assolistlik mertebesine yükselir. Tam bu sıralarda Stardust gazinosu Sezen Aksu ile anlaşır. Sezen Aksu programın ikinci yarısında klasik sazlar eşliğinde sahneye çıkmakta ve alaturka şarkılar söylemektedir. Fakat gazino için bir sorun vardı. Sezen aksunun şubat ayında başka anlaşmaları olduğu için b gazinodaki programını uzatamaz. Uzun görüşmeler sonucunda 10 Şubat akşamı Gönül Yazar’ı ikna ederler. Gönül Yazar’la alt kadro konusunda anlaşırlar. Gönül Yazar büyük bir saz heyeti kurar. Alt kadro şöyledir; Seyyal Taner, Ercan Turgut, Ateş Böceği Ercan ve Azra Balkan’dır. Gazetelerde ilanlar çıkmaya başlar. Oysa gazinocular kendi aralarında anlaşmışlardır. Yani Gönül Yazar sahneye bir yıl süreyle İstanbul’da çıkmayacaktır. Turgut Akyüz o dönemde diğer gazino patronlarından farklı bir patrondur. Çünkü kendisi de organizatörlükten ve şarkıcılıktan geldiği için öyle odasında oturan patronlardan değildir. İnip müşterilerle tek tek onlarla ilgilenmekte ve hatta kapıda karşılamaktadır. Program o kadar başarılı gitmektedir ki Turgut Akyüz gazinonun önüne adaklı koyunlar getirir ve onları kestirir. Kanlarını Gönül Yazar’ın alnına sürer. Bir Perşembe gecesi gazino yine doludur.
Müşterilerin arasında Muazzez Abacı’nın o dönemki eşi Hasan Heybetli’nin kardeşi Abbas Heybetli de bulunmaktadır. Gönül Yazar yine en şık tuvaletlerinden bir tanesiyle sahneye çıkar. Ve şarkılarını söylemeye başlar. Bir süre sonra Saadetin Kaynağ’ın yasemen adlı şarkısını seslendirir. Abbas Heybetli Gönül Yazar’a doğru bu yengemin şarkısı bunu okuyamazsın der. Ve şef garsonu çağırır. Gönül Yazar’ın şarkıyı kesmesini rica eder”.
“ Şef garson Abbas Heybetli’ye gönül hanımın artık şarkıya başladığını şarkıyı kesemeyeceğini söyler ve hemen Turgut Akyüz’e haber verir. Turgut Akyüz bunun üzerine Abbas Heybetlinin yanına gelir, konuşurlar iş tatlıya bağlanır. Hatta Turgut bey Abbas beye şampanya ve meyve ikram eder. Artık iş tatlıya bağlanmıştır. Turgut Akyüz Abbas Heybetli’nin masasından kalktıktan sonra Abbas Heybetli bir kez daha herkesin duyacağı bir biçimde “bu şarkıyı yengemden başka hiç kimse söyleyemez bu şarkı yengeme aittir” der.
“O şarkı Saadettin Kaynak tarafından Hamiyet Yüceses için yapılmıştır. Hamiyet Yüceses zamanında o şarkıyı plağa okumuş ve şarkı çok büyük ses getirmiştir. Aradan yıllar geçtikten sonra aynı şarkıyı Muazzez Abacı okumuş ikinci kez dillere düşmüş bir kez daha çok meşhur olmuştur. Gönül yazar sahnedeyken daha programı bitmeden Abbas Heybetli sinirlenerek salonu terk eder. Hemen Turgut Akyüz Abbas Heybetli’nin peşinden koşar.
Aralarında bir konuşama geçer, o konuşmadan sonra bir gerginlik olur. Gerginlikten sonra Abbas Heybetli belinden silahını çıkartarak iki el ateş eder. Daha sonra arabasına binip uzaklaşır. Turgut Akyüz kanlar içinde yerde yatmaktadır. Hemen Şişli Etfal Hatanesine kaldırılır. Fakat hastaneye gelindiğinde Turgut Akyüz’ün hayatını kaybettiği öğrenilir. Gönül Yazar ve diğerleri koşa koşa hastaneye gelirler. Gönül Yazar fenalık geçirir. Gazeteciler hastaneye doluşurlar. Kimse doğru dürüst bir açıklama yapmaz”
“BAZI HAYATLAR İSE TEKRAR TEKRAR YAŞANMAK İÇİN MASAL GİBİ ANLATILMALI”
“Turgut Akyüz aslında Beyaza Kelebekler grubunun kurucularında bir tanesidir. Üstelik Beyaz Kelebekler çok büyük bir başarıya imza atmıştır. Beyaz Kelebeklerden sonra Turgut Akyüz Stardust Gazinosunun işletmeciliğini almıştır. Turgut Akyüz genç yaşta hayatını kaybetmiştir. Yaşlı babaannesi bile gözyaşları içinde ertesi gün yapılan cenaze törenine katılmıştır. Cenaze töreni yıldızlar geçidi gibidir. Emel Sayın, gönül Yazar, Sezen Aksu, Sacit Aslan, Dündar Kılıç, Ercan Turgut,Ateş Böceği Ercan,Beyaz Kelebekler ve Kibariye cenazede ilk göze çarpan isimlerdendir. Hepsi çok üzgündür ve şaşkınlık içindedir. İşte Turgut Akyüz’ün bu dünyadan ayrılmasına sebep olan ‘ Yasemen’ şarkısı da bir daha hiçbir sanatçı tarafından İstanbul gazinolarında söylenmemiştir.
Gönül Yazar bu olaydan sonra uzunca bir süre ortalarda gözükmedi. Nisan ayının ortalarına gelindiğinde dostları Yazar’ı ikna edip bir gece dışarıya gazinoya eğlenmeye götürmek istediler. Muazzez Abacı ve İbrahim Tatlıses’in sahne aldığı Caddebostan gazinosunun konuklarından bir tanesi de Gönül Yazar’dır. Önce seyirci büyük bir çoşkuyla İbrahim Tatlıses’i dinledi. Ardından dansa grubu sahneye çıktı. Sahne uzadıkça uzadı. Seyirci bir gariplik fark etti. Dans grubu sahneden indikten sonra Muazzez Abacı’nın sazları sahnedeki yerini aldı. Artık seyirci Muazzez Abacı’yı beklemektedir. Fakat sahneye bir kez İbrahim Tatlıses geldi ve’ Akşam Oldu Hüzünlendim Ben Yine’ şarkısını okudu. Bu şarkıyı okuduktan sonra Muazzez Abacı’nın ani bir rahatsızlık geçirdiğini ama seyircilerin arasında Gönül Yazar’ın bulunduğunu, lütfederse Gönül Yazar’ın programa katılmasını istediklerini söyledi.
Gönül Yazar oturduğu yerden kalkıp sahneye çıktı ve beklide kariyerinin en başarılı programlarından bir tanesini yaptı. O sırada arkada komiler Muazzez Abacı’nın kulisini boşaltıp arabaya taşımaktaydılar. Muazzez Abacı’nın gazinoyla olan ilişkisi patron tarafından bitirilmişti. Daha öncede Muazzez Abacı iki kez işe gelmemişti. İki kez işe gelmediğinde Muazzez Abacı’nın yerine Gönül Yazar sahneye çıkmıştı. İşte yine üçüncü kez Muazzez Abacı’nın yerine Gönül Yazar sahneye çıkmıştı. Sahneden indikten sonra Fahrettin Aslan artık sahnenin lokomotifi olarak yani assolist olarak Gönül Yazar’la anlaştı. Gönül Yazar iki ay boyunca bu gazinoda sahne aldı. Bir kez daha Muazzez Abacı’nın yerini doldurdu.”dedi.
Van Gazetesi Haber
“TAŞ BEBEK, GÖNÜL YAZAR”
“1982 yılının sonlarında Bebek Aşiyan gazinosunda, gönül yazar çok güzel bir kadroyla sahneye çıkmaya başlamış. Bebek Aşiyan gazinosu aynı zamanda o dönem Lunapark Gazinosunun sahibi Osman Kavram’mış. Taş bebek lakaplı Gönül Yazar, assolist olarak yer almaktaymış. İşler çok iyi gidiyormuş. Gazino memnun, müşteri memnun, herkes memnun. Ama bir tek memnuniyetsiz biri varmış o da Gönül Yazar’mış. Çünkü sahneye çıktığında ses tesisatında uğultular geliyormuş. Ya da çeşitli çınlamalar geliyormuş. İşte gönül yazar her gece sahneye çıkmadan önce ses teknisyenlerinin yanına gidip, ‘lütfen bu gece ses tesisatında bir sorun oluşmasın’diye ricalar ediyormuş”.
“Yine bir gece sahneye çıkmış. O zamana kadar ses tesisatında hiçbir sorun yok. Ama Gönül Yazar sahneye çıkınca ses tesisatında sorun çıkmış. Bunun üstüne Yazar, elindeki mikrofonu yere atmış hemen ses teknisyeni yeni bir mikrofon getirmiş. Bu yeni gelen mikrofonu da yere atmış. Programın bitimine kadar şarkılarını mikrofonsuz söylemiş. Bu gazino camiasında hafif bir tedirginliğe yol açmış. Ama hemen ertesi gün hafta sonuymuş. O dönemde gazinolarda en çok hâsılatı hafta sonları matineden elde ediyorlarmış. Hafta sonu geçtikten sonra Gönül Yazar olaylı bir şekilde Bebek Aşiyan gazinosundaki programından ayrılmış ve programa son vermiş. Gönül Yazar’ın bu kararından sonra dönemin bütün gazinocuları İstanbul’da bir araya gelmişler. Gazino patronlarının yaptığı toplantı sonrası Gönül Yazar’a bir yıl süre ile İstanbul gazinoları yasaklanır. Patronlar aralarında bir anlaşma yaparlar ve derler ki bir yıl süreyle Gönül Yazar hiçbir gazinoda sahneye çıkartılmayacak. Otuz yıldır sahnelerde başarılı işler yapan ve patronlara da iyi para kazandıran Gönül Yazar bu duruma çok içerler ve çokta üzülür”
Van Gazetesi Özel haber
“Gönül Yazar, soluğu Hamburg’da o dönem sevgilisi olan Vural Öger’in yanında alır. Onunla mutlu günler geçirmektedir. İstanbul’da da durum farklıdır. Gazinolarda sahneye çıkılacak assolist aranmaktadır. Emel Sayın Neşe i Muhabbet müzikalinde başrol oynamaktadır. Bülent Ersoy’un yasağı devam etmektedir. Zeki Müren rahatsızlığı sebebi ile Bodrum’da dinlenmeye çekilmiştir. muazzez abacı o dönem Hasan Heybetli’yle sevgili olduğu için sevgilisinin izin verdiği ölçülerde sahneye çıkmaktadır. Neşe Karaöcek ise bazı gazinolarda sahneye çıkmaktadır. Bu assolist sıkıntısı yeni insanların assolist olmasının yolunu da açmıştır. Ankara radyosundan Hülya Sözer gazinolara transfer oldular”.
“BAZI HAYATLAR BİTER BİTMEZ UNUTULMALI”
“Hükümete yakınlıklarıyla bilinen Yüksel Uzel’de artık gazinolarda ismini yazdırmaktadır. Deniz Uğur, Ayşe Tunalı, Müşerref Tezcan ve Hülya Sözer de artık gazinodaki yerlerini almış bulunuyorlar. Gazinocular hemen yeni çareler düşünmeye başlarlar çünkü eldeki solistler İstanbul, Ankara, Bursa ve Adana gazinolarına yetişememektedirler.
Nükhet Duru o dönemde artık alaturka şarkılar söylemeye başlar ve o da assolistlik mertebesine yükselir. Tam bu sıralarda Stardust gazinosu Sezen Aksu ile anlaşır. Sezen Aksu programın ikinci yarısında klasik sazlar eşliğinde sahneye çıkmakta ve alaturka şarkılar söylemektedir. Fakat gazino için bir sorun vardı. Sezen aksunun şubat ayında başka anlaşmaları olduğu için b gazinodaki programını uzatamaz. Uzun görüşmeler sonucunda 10 Şubat akşamı Gönül Yazar’ı ikna ederler. Gönül Yazar’la alt kadro konusunda anlaşırlar. Gönül Yazar büyük bir saz heyeti kurar. Alt kadro şöyledir; Seyyal Taner, Ercan Turgut, Ateş Böceği Ercan ve Azra Balkan’dır. Gazetelerde ilanlar çıkmaya başlar. Oysa gazinocular kendi aralarında anlaşmışlardır. Yani Gönül Yazar sahneye bir yıl süreyle İstanbul’da çıkmayacaktır. Turgut Akyüz o dönemde diğer gazino patronlarından farklı bir patrondur. Çünkü kendisi de organizatörlükten ve şarkıcılıktan geldiği için öyle odasında oturan patronlardan değildir. İnip müşterilerle tek tek onlarla ilgilenmekte ve hatta kapıda karşılamaktadır. Program o kadar başarılı gitmektedir ki Turgut Akyüz gazinonun önüne adaklı koyunlar getirir ve onları kestirir. Kanlarını Gönül Yazar’ın alnına sürer. Bir Perşembe gecesi gazino yine doludur.
Müşterilerin arasında Muazzez Abacı’nın o dönemki eşi Hasan Heybetli’nin kardeşi Abbas Heybetli de bulunmaktadır. Gönül Yazar yine en şık tuvaletlerinden bir tanesiyle sahneye çıkar. Ve şarkılarını söylemeye başlar. Bir süre sonra Saadetin Kaynağ’ın yasemen adlı şarkısını seslendirir. Abbas Heybetli Gönül Yazar’a doğru bu yengemin şarkısı bunu okuyamazsın der. Ve şef garsonu çağırır. Gönül Yazar’ın şarkıyı kesmesini rica eder”.
“ Şef garson Abbas Heybetli’ye gönül hanımın artık şarkıya başladığını şarkıyı kesemeyeceğini söyler ve hemen Turgut Akyüz’e haber verir. Turgut Akyüz bunun üzerine Abbas Heybetlinin yanına gelir, konuşurlar iş tatlıya bağlanır. Hatta Turgut bey Abbas beye şampanya ve meyve ikram eder. Artık iş tatlıya bağlanmıştır. Turgut Akyüz Abbas Heybetli’nin masasından kalktıktan sonra Abbas Heybetli bir kez daha herkesin duyacağı bir biçimde “bu şarkıyı yengemden başka hiç kimse söyleyemez bu şarkı yengeme aittir” der.
“O şarkı Saadettin Kaynak tarafından Hamiyet Yüceses için yapılmıştır. Hamiyet Yüceses zamanında o şarkıyı plağa okumuş ve şarkı çok büyük ses getirmiştir. Aradan yıllar geçtikten sonra aynı şarkıyı Muazzez Abacı okumuş ikinci kez dillere düşmüş bir kez daha çok meşhur olmuştur. Gönül yazar sahnedeyken daha programı bitmeden Abbas Heybetli sinirlenerek salonu terk eder. Hemen Turgut Akyüz Abbas Heybetli’nin peşinden koşar.
Aralarında bir konuşama geçer, o konuşmadan sonra bir gerginlik olur. Gerginlikten sonra Abbas Heybetli belinden silahını çıkartarak iki el ateş eder. Daha sonra arabasına binip uzaklaşır. Turgut Akyüz kanlar içinde yerde yatmaktadır. Hemen Şişli Etfal Hatanesine kaldırılır. Fakat hastaneye gelindiğinde Turgut Akyüz’ün hayatını kaybettiği öğrenilir. Gönül Yazar ve diğerleri koşa koşa hastaneye gelirler. Gönül Yazar fenalık geçirir. Gazeteciler hastaneye doluşurlar. Kimse doğru dürüst bir açıklama yapmaz”
“BAZI HAYATLAR İSE TEKRAR TEKRAR YAŞANMAK İÇİN MASAL GİBİ ANLATILMALI”
“Turgut Akyüz aslında Beyaza Kelebekler grubunun kurucularında bir tanesidir. Üstelik Beyaz Kelebekler çok büyük bir başarıya imza atmıştır. Beyaz Kelebeklerden sonra Turgut Akyüz Stardust Gazinosunun işletmeciliğini almıştır. Turgut Akyüz genç yaşta hayatını kaybetmiştir. Yaşlı babaannesi bile gözyaşları içinde ertesi gün yapılan cenaze törenine katılmıştır. Cenaze töreni yıldızlar geçidi gibidir. Emel Sayın, gönül Yazar, Sezen Aksu, Sacit Aslan, Dündar Kılıç, Ercan Turgut,Ateş Böceği Ercan,Beyaz Kelebekler ve Kibariye cenazede ilk göze çarpan isimlerdendir. Hepsi çok üzgündür ve şaşkınlık içindedir. İşte Turgut Akyüz’ün bu dünyadan ayrılmasına sebep olan ‘ Yasemen’ şarkısı da bir daha hiçbir sanatçı tarafından İstanbul gazinolarında söylenmemiştir.
Gönül Yazar bu olaydan sonra uzunca bir süre ortalarda gözükmedi. Nisan ayının ortalarına gelindiğinde dostları Yazar’ı ikna edip bir gece dışarıya gazinoya eğlenmeye götürmek istediler. Muazzez Abacı ve İbrahim Tatlıses’in sahne aldığı Caddebostan gazinosunun konuklarından bir tanesi de Gönül Yazar’dır. Önce seyirci büyük bir çoşkuyla İbrahim Tatlıses’i dinledi. Ardından dansa grubu sahneye çıktı. Sahne uzadıkça uzadı. Seyirci bir gariplik fark etti. Dans grubu sahneden indikten sonra Muazzez Abacı’nın sazları sahnedeki yerini aldı. Artık seyirci Muazzez Abacı’yı beklemektedir. Fakat sahneye bir kez İbrahim Tatlıses geldi ve’ Akşam Oldu Hüzünlendim Ben Yine’ şarkısını okudu. Bu şarkıyı okuduktan sonra Muazzez Abacı’nın ani bir rahatsızlık geçirdiğini ama seyircilerin arasında Gönül Yazar’ın bulunduğunu, lütfederse Gönül Yazar’ın programa katılmasını istediklerini söyledi.
Gönül Yazar oturduğu yerden kalkıp sahneye çıktı ve beklide kariyerinin en başarılı programlarından bir tanesini yaptı. O sırada arkada komiler Muazzez Abacı’nın kulisini boşaltıp arabaya taşımaktaydılar. Muazzez Abacı’nın gazinoyla olan ilişkisi patron tarafından bitirilmişti. Daha öncede Muazzez Abacı iki kez işe gelmemişti. İki kez işe gelmediğinde Muazzez Abacı’nın yerine Gönül Yazar sahneye çıkmıştı. İşte yine üçüncü kez Muazzez Abacı’nın yerine Gönül Yazar sahneye çıkmıştı. Sahneden indikten sonra Fahrettin Aslan artık sahnenin lokomotifi olarak yani assolist olarak Gönül Yazar’la anlaştı. Gönül Yazar iki ay boyunca bu gazinoda sahne aldı. Bir kez daha Muazzez Abacı’nın yerini doldurdu.”dedi.
Van Gazetesi Haber