VAN Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Sebahattin Çelik, tandır kültürü ve yanıkları ile ilgili 2 gün süren çalıştay düzenlediklerini belirterek, "Van ve çevresinde 100 bin civarı çukur tandır bulunmakta.
Bu tandırların neredeyse yüzde 99'u kapalı ortamda. Kadınlar tandır dumanına ve tandır yanığına maruz kalıyor. Dünyada yemek borusu kanseri erkeklerde 2 kat fazlayken, Van ve çevresinde tersi söz konusu. Kadınlarda yemek borusu kanseri 2 kat daha fazla" dedi.
Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nce 5-6 Haziran'da 'Yanık Sempozyumu' düzenlendi. Birçok bilim insanının konuşmacı olarak katıldığı sempozyumun sonuç raporunu, Başhekim Doç. Dr. Sebahattin Çelik açıkladı. Çelik, bölgenin gerçeği olan tandır kültürü ve yanıkları ile ilgili 2 gün süren çalıştay düzenlediklerini belirterek, şunları söyledi:
"Hastane olarak 2 yıldır mahalle, saha ve kırsal köylerde araştırma yaparak hem çok kapsamlı yanık merkezimizin hasta verilerini inceleyerek hem de tandır dumanının kimyasal analizini yaparak derli toplu bilimsel çalışmayı sonuçlandırdık. İşin sosyolojik, ekonomik ve sağlık yönünü içine alan sempozyum oldu. Van ve çevresinde 100 bin civarı çukur tandır bulunmaktadır.
Bu tandırların neredeyse yüzde 99'u kapalı ortamdadır. Bu tandırlar ayrıca tamamen kadın emeği üzerinde dönmektedir. Kadınlar tandır dumanına ve tandır yanığına maruz kalmaktadır.
Tandır dumanı içinde özellikle odun tandırlarında ağır hidrokarbonlar dediğimiz kanserojen moleküller bulunmaktadır. Ayrıca karbonmonoksit dediğimiz toplumun da çok iyi bildiği duman zehirlenmesine neden olan moleküller bulunmaktadır. Bir kadın kapalı ortamda günde ortalama 4 saat çalışmaktadır.
Haftada 2 gün çalıştığını düşünseniz 50 yaşına kadar yaklaşık 20 bin saat bu dumana, bu tandıra maruz kalmaktadır. Sonuç olarak biz bu tandırların ıslah edilmesi ve iyileştirmesi gerektiğini ortaya koyduk. Bunun için de politika yapıcılarına veri hazırladık. Burada şunu önerdik. Ucuz halk ekmeği üretilir ve tandıra olan ihtiyaç azaltılır.
İkincisi tandır eğer olacaksa, bu kadim bir kültür değişmez, bu tandırların seviyesi biraz yukarı kaldırılır. Bu iki farklı dokunuşla tandır yanıkları ve tandır duman hastalığını minimalize edebiliriz.
Dünyada yemek borusu kanserinin, en çok erkeklerde görülürken, Van ve çevresinde kadınlarda daha çok görüldüğüne değinen Doç. Dr. Çelik, "Yemek borusu kanseri dünyada erkeklerde 2 kat daha fazla gözlemleniyor ama bizim Van bölgesinde enteresandır ki durum tam tersi. Kadınlarda 2 kat daha fazla. Bunun sebebi nedir, diye de merak ettik. Acaba tandırla ilişkili olabilir mi, diye.
Tandır dumanın ağır etkisi olduğunu düşünüyoruz ancak bu neden- sonuç değil. Bu sadece bir ilişki olabileceğinin teorisidir. Bunun daha ileride araştırılması gerekir ama gerçeklik şu; yemek borusu kanseri kadınlarda daha fazla.
Bunun en önemli nedenlerinden birinin de tandır dumanı olduğunu düşünüyoruz" dedi.Yaptıkları araştırmada tezek ile odun arasındaki farkı da ortaya çıkardıklarını söyleyen Doç. Dr. Çelik, "Tandırda kullanılan tezek yani hayvan dışkısından çıkan dumanın içeriğini inceledik ve odunla karşılaştırdık.
Tezekte oduna göre ağır hidrokarbonat daha az bulunmakta. Yani tezek oduna göre kanserojen madde açısından daha temiz görülmekte. Tezek dumanının içinde zarar, oduna göre daha az. Bu da çok enteresan ve araştırılması gereken bir konu" diye konuştu.?
Bu tandırların neredeyse yüzde 99'u kapalı ortamda. Kadınlar tandır dumanına ve tandır yanığına maruz kalıyor. Dünyada yemek borusu kanseri erkeklerde 2 kat fazlayken, Van ve çevresinde tersi söz konusu. Kadınlarda yemek borusu kanseri 2 kat daha fazla" dedi.
Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nce 5-6 Haziran'da 'Yanık Sempozyumu' düzenlendi. Birçok bilim insanının konuşmacı olarak katıldığı sempozyumun sonuç raporunu, Başhekim Doç. Dr. Sebahattin Çelik açıkladı. Çelik, bölgenin gerçeği olan tandır kültürü ve yanıkları ile ilgili 2 gün süren çalıştay düzenlediklerini belirterek, şunları söyledi:
"Hastane olarak 2 yıldır mahalle, saha ve kırsal köylerde araştırma yaparak hem çok kapsamlı yanık merkezimizin hasta verilerini inceleyerek hem de tandır dumanının kimyasal analizini yaparak derli toplu bilimsel çalışmayı sonuçlandırdık. İşin sosyolojik, ekonomik ve sağlık yönünü içine alan sempozyum oldu. Van ve çevresinde 100 bin civarı çukur tandır bulunmaktadır.
Bu tandırların neredeyse yüzde 99'u kapalı ortamdadır. Bu tandırlar ayrıca tamamen kadın emeği üzerinde dönmektedir. Kadınlar tandır dumanına ve tandır yanığına maruz kalmaktadır.
Tandır dumanı içinde özellikle odun tandırlarında ağır hidrokarbonlar dediğimiz kanserojen moleküller bulunmaktadır. Ayrıca karbonmonoksit dediğimiz toplumun da çok iyi bildiği duman zehirlenmesine neden olan moleküller bulunmaktadır. Bir kadın kapalı ortamda günde ortalama 4 saat çalışmaktadır.
Haftada 2 gün çalıştığını düşünseniz 50 yaşına kadar yaklaşık 20 bin saat bu dumana, bu tandıra maruz kalmaktadır. Sonuç olarak biz bu tandırların ıslah edilmesi ve iyileştirmesi gerektiğini ortaya koyduk. Bunun için de politika yapıcılarına veri hazırladık. Burada şunu önerdik. Ucuz halk ekmeği üretilir ve tandıra olan ihtiyaç azaltılır.
İkincisi tandır eğer olacaksa, bu kadim bir kültür değişmez, bu tandırların seviyesi biraz yukarı kaldırılır. Bu iki farklı dokunuşla tandır yanıkları ve tandır duman hastalığını minimalize edebiliriz.
Dünyada yemek borusu kanserinin, en çok erkeklerde görülürken, Van ve çevresinde kadınlarda daha çok görüldüğüne değinen Doç. Dr. Çelik, "Yemek borusu kanseri dünyada erkeklerde 2 kat daha fazla gözlemleniyor ama bizim Van bölgesinde enteresandır ki durum tam tersi. Kadınlarda 2 kat daha fazla. Bunun sebebi nedir, diye de merak ettik. Acaba tandırla ilişkili olabilir mi, diye.
Tandır dumanın ağır etkisi olduğunu düşünüyoruz ancak bu neden- sonuç değil. Bu sadece bir ilişki olabileceğinin teorisidir. Bunun daha ileride araştırılması gerekir ama gerçeklik şu; yemek borusu kanseri kadınlarda daha fazla.
Bunun en önemli nedenlerinden birinin de tandır dumanı olduğunu düşünüyoruz" dedi.Yaptıkları araştırmada tezek ile odun arasındaki farkı da ortaya çıkardıklarını söyleyen Doç. Dr. Çelik, "Tandırda kullanılan tezek yani hayvan dışkısından çıkan dumanın içeriğini inceledik ve odunla karşılaştırdık.
Tezekte oduna göre ağır hidrokarbonat daha az bulunmakta. Yani tezek oduna göre kanserojen madde açısından daha temiz görülmekte. Tezek dumanının içinde zarar, oduna göre daha az. Bu da çok enteresan ve araştırılması gereken bir konu" diye konuştu.?