Van İl Sağlık Müdürlüğü Destek Hizmetleri Başkanlığı bünyesinde görev yapan diyetisyen Eda Allahverdi, Ramazan ayında sağlıklı beslenme konusunda vatandaşlara önemli önerilerde bulundu. Uzun saatler süren açlık periyotları ve beslenme düzenindeki değişikliklerle birlikte, dengeli beslenmenin büyük önem taşıdığını vurgulayan Allahverdi, Ramazan ayını sağlıklı ve bereketli bir şekilde geçirebilmek için şu tavsiyelerde bulundu:Öğün Düzeni: Ramazan ayında genellikle üç ana öğün olan beslenme düzeni, iftar ve sahur olmak üzere iki ana öğüne indirgenmelidir. Ayrıca iftardan sonra 1-1.5 saat aralıklarla iki ara öğün de planlanmalıdır.
Porsiyon Kontrolü: Büyük porsiyonlar yerine, iftardan sonra azar azar ve sık sık beslenmeye özen gösterilmelidir. Bu, sindirimi kolaylaştırır ve kan şekeri seviyelerini daha stabil tutar.
Sahurun Önemi: Sahur yapmak, gün boyunca enerji seviyelerini dengelemeye ve açlık hissini azaltmaya yardımcı olur. Hafif ancak besleyici bir sahur öğünü tercih edilmelidir.
Dengeli Besin Seçimi: İftar ve sahurda lif oranı yüksek, protein ve sağlıklı yağlar içeren besinler tercih edilmelidir. Sebzeler, tam tahıllar, baklagiller, yağsız protein kaynakları bu dönemde önem kazanır.
Su Tüketimi: Gün boyunca vücuttan sıvı kaybı yaşandığı için, iftar ve sahur arasında yeterli miktarda su içmek önemlidir. Günlük su tüketimi için 2-2.5 litre hedeflenmelidir.
Sağlıklı Pişirme Yöntemleri: İftar ve sahur sofralarında tercih edilen yiyeceklerin sağlıklı pişirme yöntemleriyle hazırlanması önemlidir. Kızartma yerine fırında veya haşlama gibi daha hafif yöntemler tercih edilmelidir.Diyetisyen Eda Allahverdi, Ramazan ayında sağlıklı beslenme alışkanlıklarını benimseyerek hem fiziksel hem de zihinsel sağlığın korunabileceğini belirtti. Ayrıca, herkesin Ramazan ayını sağlıklı ve huzurlu bir şekilde geçirmesini diledi.
Van Sağlık il Müdürlüğüne Bağlı Destek Hizmetleri Başkanlığı biriminde görev yapan Diyetisyen Eda Allahverdi ’den Ramazanda Sağlıklı Beslenme Önerileri:Uzun saatler aç kalınan ve beslenme düzeninin oldukça değiştiği ramazan ayında dengeli beslenmek çok daha büyük önem taşımaktadır. Ramazan ayında bireylerin yaş, cinsiyet ve fiziksel aktivitelerine göre günlük almaları gereken makro ve mikro besin ögelerinin miktarının değişmediğine, bu süre zarfında da sağlığın korunması açısından yeterli ve dengeli beslenmenin gerekli olduğuna dikkat çeken Allahverdi ramazan ayında değişen beslenme alışkanlıkları ile bu dönemi sağlıklı bir şekilde geçirmenin gerekliliğini vurguladı.Diyetisyen Eda Allahverdi, “Sağlığımıza dikkat etmek adına aşağıdaki beslenme önerilerine dikkat edilmesi gerektiğini iletti.
1. Ramazan ayı boyunca genelde 3 ana öğün olan beslenme düzeni 2 ana öğüne inmektedir. Ramazan ayında öğünler; sahur ve iftarda iki ana öğün, iftardan sonra 1–1.5 saat aralıklarla iki ara öğün şeklinde düzenlenmelidir.
2. Tek seferde büyük porsiyonlar yerine, iftardan sonra birer saat ara ile her seferinde azar azar küçük porsiyonlar şeklinde beslenilmelidir.
3. Ramazan ayında ortalama açlık süresi 13-14 saate çıkmaktadır. Bu durumda kan şekeri günün erken saatlerinde düşmekte ve kişinin veriminin azalmasına yol açmaktadır. Bu nedenle sahur mutlaka yapılmalıdır.
4. Sahurda süt, yoğurt, peynir, haşlanmış yumurta, domates, salatalık, mevsim yeşillikleri, ceviz fındık gibi kuruyemişler ve tam buğday ekmeğinden oluşan hafif bir kahvaltı yapılmalı ya da çorba, sebze ve zeytinyağlı yemeklerden oluşan bir öğün tercih edilmelidir.
5. Oruç zeytin, hurma ve su gibi hafif besinlerle açılmalıdır. Uzun bir açlık sonrası, iftara mümkünse 1 kâse çorba ile başlayarak 5 – 10 dakika kadar yemeğe ara verilmeli, ardından ana yemeklere devam edilmelidir.
6. Etli veya etsiz sebze yemekleri, pilav, makarna, kepekli ekmek gibi tahıllar, kurubaklagil yemekleri, yoğurt, ayran, cacık, salata, meyve gibi lif oranı yüksek alternatiflerden oluşan bir iftar yemeğinin sindirimi de daha kolay olacaktır.
7. İftardan sonra yapılacak ara öğünlerde ise porsiyon kontrolü yapılarak sütlü tatlı, meyve, kuruyemiş, süt ve yoğurt tüketilebilir.
8. Tatlı olarak kızartılarak yapılmış hamur tatlıları, ağır şerbetli tatlılar yerine haftada 3-4 kez sütlü tatlılar, meyve tatlıları, meyve salataları, az şekerli hoşaf ve kompostolar tercih edilebilir.
9. İftar ve sahur sofralarında hazırlanan yiyeceklerin sağlıklı pişirme yöntemleriyle hazırlanmasına özen gösterilmelidir. Kızartılarak yapılan yiyecekler yerine fırında, ızgara veya haşlayarak yapılmış yiyecekler, hamur işleri yerine de kan şekerini daha dengeli şekilde yükselten bulgur, makarna gibi yiyecekler tercih edilmelidir. 10. İftardan hemen sonra veya yatmadan önce yemek yenilip yatılması mide şikâyetlerine sebep olabileceğinden kaçınılmalıdır.
11. Ramazan ayı boyunca günlük su alımının yeterli miktarlarda karşılanması önemlidir. Vücudumuzun artan sıvı kayıplarının yerine konulabilmesi ve vücut işlevlerinin yerine getirilmesi için günlük 2-2,5 litre kadar su iftar ile sahur arasında tüketilmelidir.
12. Sıvı ihtiyacının karşılanması için ayran, taze sıkılmış meyve suyu, limonata, komposto, hoşaf, bitki çayları gibi sıvı içeceklerin tüketimi arttırılmalıdır.
13. Beslenme düzenindeki değişikliklere bağlı olarak oluşabilecek konstipasyonu (kabızlık) önlemek için, yemeklerde lif oranı yüksek gıdalar (kurubaklagiller, kepekli tahıllar, sebzeler) ve ara öğünlerde de taze ve kuru meyveler, ceviz, fındık, badem gibi kuruyemişler tercih edilmelidir.
14. Son olarak Ramazan ayı boyunca yapılacak yürüyüş ya da egzersizler hafif olacak şekilde ve iftardan 1 saat sonra yapılmalıdır. Sağlıklı, Bereketli ve Hayırlı Ramazanlar dilerim.”dedi.Van – Van Gazetesi – Van Haber – vanhaber – Van Haberleri
Porsiyon Kontrolü: Büyük porsiyonlar yerine, iftardan sonra azar azar ve sık sık beslenmeye özen gösterilmelidir. Bu, sindirimi kolaylaştırır ve kan şekeri seviyelerini daha stabil tutar.
Sahurun Önemi: Sahur yapmak, gün boyunca enerji seviyelerini dengelemeye ve açlık hissini azaltmaya yardımcı olur. Hafif ancak besleyici bir sahur öğünü tercih edilmelidir.
Dengeli Besin Seçimi: İftar ve sahurda lif oranı yüksek, protein ve sağlıklı yağlar içeren besinler tercih edilmelidir. Sebzeler, tam tahıllar, baklagiller, yağsız protein kaynakları bu dönemde önem kazanır.
Su Tüketimi: Gün boyunca vücuttan sıvı kaybı yaşandığı için, iftar ve sahur arasında yeterli miktarda su içmek önemlidir. Günlük su tüketimi için 2-2.5 litre hedeflenmelidir.
Sağlıklı Pişirme Yöntemleri: İftar ve sahur sofralarında tercih edilen yiyeceklerin sağlıklı pişirme yöntemleriyle hazırlanması önemlidir. Kızartma yerine fırında veya haşlama gibi daha hafif yöntemler tercih edilmelidir.Diyetisyen Eda Allahverdi, Ramazan ayında sağlıklı beslenme alışkanlıklarını benimseyerek hem fiziksel hem de zihinsel sağlığın korunabileceğini belirtti. Ayrıca, herkesin Ramazan ayını sağlıklı ve huzurlu bir şekilde geçirmesini diledi.
Van Sağlık il Müdürlüğüne Bağlı Destek Hizmetleri Başkanlığı biriminde görev yapan Diyetisyen Eda Allahverdi ’den Ramazanda Sağlıklı Beslenme Önerileri:Uzun saatler aç kalınan ve beslenme düzeninin oldukça değiştiği ramazan ayında dengeli beslenmek çok daha büyük önem taşımaktadır. Ramazan ayında bireylerin yaş, cinsiyet ve fiziksel aktivitelerine göre günlük almaları gereken makro ve mikro besin ögelerinin miktarının değişmediğine, bu süre zarfında da sağlığın korunması açısından yeterli ve dengeli beslenmenin gerekli olduğuna dikkat çeken Allahverdi ramazan ayında değişen beslenme alışkanlıkları ile bu dönemi sağlıklı bir şekilde geçirmenin gerekliliğini vurguladı.Diyetisyen Eda Allahverdi, “Sağlığımıza dikkat etmek adına aşağıdaki beslenme önerilerine dikkat edilmesi gerektiğini iletti.
1. Ramazan ayı boyunca genelde 3 ana öğün olan beslenme düzeni 2 ana öğüne inmektedir. Ramazan ayında öğünler; sahur ve iftarda iki ana öğün, iftardan sonra 1–1.5 saat aralıklarla iki ara öğün şeklinde düzenlenmelidir.
2. Tek seferde büyük porsiyonlar yerine, iftardan sonra birer saat ara ile her seferinde azar azar küçük porsiyonlar şeklinde beslenilmelidir.
3. Ramazan ayında ortalama açlık süresi 13-14 saate çıkmaktadır. Bu durumda kan şekeri günün erken saatlerinde düşmekte ve kişinin veriminin azalmasına yol açmaktadır. Bu nedenle sahur mutlaka yapılmalıdır.
4. Sahurda süt, yoğurt, peynir, haşlanmış yumurta, domates, salatalık, mevsim yeşillikleri, ceviz fındık gibi kuruyemişler ve tam buğday ekmeğinden oluşan hafif bir kahvaltı yapılmalı ya da çorba, sebze ve zeytinyağlı yemeklerden oluşan bir öğün tercih edilmelidir.
5. Oruç zeytin, hurma ve su gibi hafif besinlerle açılmalıdır. Uzun bir açlık sonrası, iftara mümkünse 1 kâse çorba ile başlayarak 5 – 10 dakika kadar yemeğe ara verilmeli, ardından ana yemeklere devam edilmelidir.
6. Etli veya etsiz sebze yemekleri, pilav, makarna, kepekli ekmek gibi tahıllar, kurubaklagil yemekleri, yoğurt, ayran, cacık, salata, meyve gibi lif oranı yüksek alternatiflerden oluşan bir iftar yemeğinin sindirimi de daha kolay olacaktır.
7. İftardan sonra yapılacak ara öğünlerde ise porsiyon kontrolü yapılarak sütlü tatlı, meyve, kuruyemiş, süt ve yoğurt tüketilebilir.
8. Tatlı olarak kızartılarak yapılmış hamur tatlıları, ağır şerbetli tatlılar yerine haftada 3-4 kez sütlü tatlılar, meyve tatlıları, meyve salataları, az şekerli hoşaf ve kompostolar tercih edilebilir.
9. İftar ve sahur sofralarında hazırlanan yiyeceklerin sağlıklı pişirme yöntemleriyle hazırlanmasına özen gösterilmelidir. Kızartılarak yapılan yiyecekler yerine fırında, ızgara veya haşlayarak yapılmış yiyecekler, hamur işleri yerine de kan şekerini daha dengeli şekilde yükselten bulgur, makarna gibi yiyecekler tercih edilmelidir. 10. İftardan hemen sonra veya yatmadan önce yemek yenilip yatılması mide şikâyetlerine sebep olabileceğinden kaçınılmalıdır.
11. Ramazan ayı boyunca günlük su alımının yeterli miktarlarda karşılanması önemlidir. Vücudumuzun artan sıvı kayıplarının yerine konulabilmesi ve vücut işlevlerinin yerine getirilmesi için günlük 2-2,5 litre kadar su iftar ile sahur arasında tüketilmelidir.
12. Sıvı ihtiyacının karşılanması için ayran, taze sıkılmış meyve suyu, limonata, komposto, hoşaf, bitki çayları gibi sıvı içeceklerin tüketimi arttırılmalıdır.
13. Beslenme düzenindeki değişikliklere bağlı olarak oluşabilecek konstipasyonu (kabızlık) önlemek için, yemeklerde lif oranı yüksek gıdalar (kurubaklagiller, kepekli tahıllar, sebzeler) ve ara öğünlerde de taze ve kuru meyveler, ceviz, fındık, badem gibi kuruyemişler tercih edilmelidir.
14. Son olarak Ramazan ayı boyunca yapılacak yürüyüş ya da egzersizler hafif olacak şekilde ve iftardan 1 saat sonra yapılmalıdır. Sağlıklı, Bereketli ve Hayırlı Ramazanlar dilerim.”dedi.Van – Van Gazetesi – Van Haber – vanhaber – Van Haberleri