Camiler, ışığı gönülle buluşturan mabetler. Binlerce çatı arasında ruhu güzellikle süslemeye çağıran minareler.
Camiler; huzuru, aşkı, sevgiyi insana aşılayan ender denizler.
Camiler, gerçek özgürlüğün Allah'a kul olmakla başladığını haykıran menziller.
Camiler, insana insanca yaşamayı öğreten yuvalar.
Camiler kötülüğün gereği olmadığını simgeleyen gül kokulu evler.
Camiler, insanın mayasının toprak ve su olduğunu hatırlatarak; kibirden, hayasızlıktan, fenalıktan, azgınlıktan uzak durmayı emreden dergahlar.
Camiler, zahiri hiçbir gücün dindiremeyeceği huşuyla yükselip yankılanan"Allahu ekber" nidalarının merkezi.
Camiler, insan yüreğinin birer aynası.
Camiler; iyiliğin, güzelliğin, fedakârlığın, doğruluğun, dayanışmanın, gerçek samimiyetin gökyüzü.
Camiler; yürekleri merhametle, beyinleri iyilikle, bakışları aşkla dolduran semalar.
Camiler, gerçek olanı kıyamet vakti gelmeden bâtıldan ayırmayı günde beş vakit ezanla yirmidört saat imanla davet eden mescitler.
Camiler; zengini, fakiri, genci, yaşlıyı, yetimi yan yana getirip ayrıştırmayı ve ötekileştirmeyi dışlayıp makam ve mevkinin hiçbir ayrıcalığının olmadığını öğreten yaşatan izzetli mabetler.
Camiler; huzuru, aşkı, sevgiyi insana aşılayan ender denizler.
Camiler, gerçek özgürlüğün Allah'a kul olmakla başladığını haykıran menziller.
Camiler, insana insanca yaşamayı öğreten yuvalar.
Camiler kötülüğün gereği olmadığını simgeleyen gül kokulu evler.
Camiler, insanın mayasının toprak ve su olduğunu hatırlatarak; kibirden, hayasızlıktan, fenalıktan, azgınlıktan uzak durmayı emreden dergahlar.
Camiler, zahiri hiçbir gücün dindiremeyeceği huşuyla yükselip yankılanan"Allahu ekber" nidalarının merkezi.
Camiler, insan yüreğinin birer aynası.
Camiler; iyiliğin, güzelliğin, fedakârlığın, doğruluğun, dayanışmanın, gerçek samimiyetin gökyüzü.
Camiler; yürekleri merhametle, beyinleri iyilikle, bakışları aşkla dolduran semalar.
Camiler, gerçek olanı kıyamet vakti gelmeden bâtıldan ayırmayı günde beş vakit ezanla yirmidört saat imanla davet eden mescitler.
Camiler; zengini, fakiri, genci, yaşlıyı, yetimi yan yana getirip ayrıştırmayı ve ötekileştirmeyi dışlayıp makam ve mevkinin hiçbir ayrıcalığının olmadığını öğreten yaşatan izzetli mabetler.