Kürt Yurtsever ve siyasetçi Şerafettin Elçi 14 Mart 1938 Botan Cizre doğumludur.Öğrenim hayatına kendi memleketinde başlamış ve Ankara Hukuk fakültesini bitirerek Avukat olmuştur.Cizre'de avukatlık mesleğini icra ederken Genel Seçimlerde 16. dönem Mardin milletvekili seçilmiştir. 1911 Genel seçimlerinde Emek Demokrasi ve Özgürlük blokundan 24.dönem Diyarbakır milletvekili seçilmiştir. 5 Ocak 1998 Bülent Ecevit'in CHP Genel Başkanı ve Başbakanlığı ile 12 Kasım 1979 tarihleri arasında Bayındırlık bakanı olmuştur. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde yaptığı bir konuşmada: "Siz niye Kürtlerin varlığını inkar ediyorsunuz ?Kürtler vardır ve işte ben de Kürdüm "diyerek faşizan, inkarcı, baskıcı ,sömürgeci eğilim ve uygulamalara karşı çalışmıştır.Açıkçası şovenizme,ırkçılığa meydan okumuştur. Bu konuşmasından ötürü Yüce Divanda yargılanmış ve 27 ay hapis yatmıştır. Fatma Hanım ile evli olan Şerafettin Elçi bu evlilikten Hêja, Rênas, Bedirxan, Mêrxas, Evin, Rostem ve Zerîn adlarında 7 çocuğu olmuştur . Örnek insan Şerafettin Elçi'nin çocuklarının ismi de Kürtçedir.
Şerafettin Elçi daha sonra ki yıllarında Katılımcı Demokrasi Partisi (KADEP)kuruluşuna öncülük etmiş ve kurucu başkanlığını yapmıştır .KADEP'in kuruluşuna ben de katıldım .Merkez yönetiminde görev aldım. Şerafettin Elçi'nin vefatından sonra KADEP başkanlığını Batmanlı Kürt arkadaşımız emekli öğretmen Lütfi Baksi yönetmiştir. Türkiye'de aldığı hapis cezaları nedeniyle Lütfü Baksi Türkiye'den ayrılmış ve İsveç'e yerleşmiştir. Şerafettin Elçi'nin efsanevi Kürt halk kahramanı ve Kürdistan Milli Mücadele Önderi Mustafa Barzanî ve Kürdistan Bölgesel Yönetimi ile sıcak ilişkileri ve dostlukları vardı. Son derece samimi olduğum Şerafettin Elçi'nin çok yönlü çalışmaları ve etkin kişiliği nedeniyle ona "Tek kişilik Ordu"sıfatını yakıştırmıştım. Bu görüşümü kendisine de aktarmıştım. Her zamanki mütevazi haliyle biz sadece görevimizi yapıyoruz demişti. Barışçıl yapısı nedeniyle basın ona "Barış Elçisi" diyordu.
Saygınlığı ve üstün kariyeri nedeniyle Cizre Şırnak havaalanına Şerafettin Elçi adını verilmişler.
Kürt tarihi Kürt dili ve kültürü ile ilgili milli duruşunu, İslam Ansiklopedisi 68. Cüz adlı eserden aldığını bana söyledi.Ben de Van'da lisede okuduğum yıllarda Milli Eğitim yayınları arasında satılan bu 68. Cüz'den çok sayıda alarak Kürt arkadaşlarıma bedava dağıtmıştım. Bunun farkına varan Kitabevi yetkilisi bu kitabın satışını yasakladı. Bunu öğrenen Şerafettin Elçi:"Demek ki ilimiz aynı zamanda gaflet uykusundan uyanmış dır "dedi.
Şerafettin Elçi Bayındırlık Bakanı olunca ziyaretine gittim. Çok kalabalık sayıda gelen ziyaretçilerin hepsi Kürt'tü ve Bakandan iş talep ediyorlardı, isim ,adres ve taleplerinin ne olduğunu kardeşi İhsan Elçi not alıyor ve abisine sunuyordu. Şerafettin Elçi bana da bir iş talebim olup olmadığını sordu.Ben İstanbul Hukuk Fakültesi'ni yeni bitirmiştim.Eğer memleketim Van'da Karayolları 11. Bölge Müdürlüğünde bana kadrolu avukatlık görevi verirseniz çok mutlu ve müteşekkir olurum dedim. Memnuniyetle karşıladı."Doğudan gelip buralarda tahsil görüp, tekrar Doğuya dönenlere çok saygım var.Senin işini en kısa zamanda yaparım dedi.Ancak bu sırada hükümetin aldığı bir kararla memur tayin ve nakilleri 6 ay durduruldu.Bunun üzerine ben de bir işçi sendikası olan YSE İŞ Sendikasında Hukuk Müşaviri olarak atandım. Şerafettin Elçi'nin büyük oğlu Hêja ile son derece sıcak dostane ilişkilerimiz var .Bir baba dostu,bir amca olarak beni görüyor. Amca yeğen ilişkimiz halen devam etmektedir. Hep Şerafettin abi diye hitap ettiğim sayın Şerafettin Elçi'yi rahmetle, sevgi ,saygı ve şükranla anıyorum ruhu şad olsun.