Hayatta bazen zor tercihler yapmak zorunda kalırız. İş hayatında, özel yaşamda veya sosyal çevremizde aldığımız kararlar, farkında olmadan başkalarının hayatını etkileyebilir. Ancak, ne olursa olsun bir insanın ekmeğiyle oynamak, ona zarar vermek büyük bir vebaldir. Çünkü rızkın nereden ve nasıl geleceği bilinmez; bugün bir başkasına yapılan haksızlık, yarın dönüp dolaşıp bize de dokunabilir.
Dostluklar bazen anlaşmazlıklar, farklı tercihler veya çıkar çatışmaları yüzünden bozulabilir. Bu, hayatın olağan akışıdır. Fakat bir insanla yollarımızı ayırmamız, onun geçim kaynağına zarar vermeyi haklı çıkarmaz. Kişisel kırgınlıklarımızı, profesyonel yaşama taşımamak gerekir. Hele ki bir insanın emeğiyle, alın teriyle kazandığı ekmeğini elinden almak, sadece ona değil, belki de ailesine ve sevdiklerine de zarar verir.
Bu yüzden, hayatın adalet terazisini unutmadan hareket etmek gerekir. Bugün güçlü olduğumuzu düşünebiliriz ama yarın ne olacağını kim bilebilir? Bir insanın kazancına kastetmek, yalnızca onun değil, kendi insanlığımızın da sınandığı bir meseledir. Unutmayalım ki dünya dönüyor, zaman değişiyor ve yapılan her şey bir gün mutlaka karşılık buluyor.
Ekmekle oynamayalım, vicdanımızı kirletmeyelim. Hayat, uzun vadede en adil hakemi olacaktır.
