Geleceğin; kötülüğün geçmişinden sıyrılıp geleceğini
umarak yol alıyor kalbimiz yine..
Acının varlığını hatırlatarak yüzüme vuruyor dünyanın çirkin gerçeklerini, beyinden gelen sesler..
Oysa ne çok isterdi yüreğimiz;
Tüm ırkların, dillerin, renklerin halaylar çekmesini.
Partilerin ardında ezilen insanlık olmasa
herkes birlikte eğlenebilse, kavgalar yürek burkmasa,
hiç bir çocuk aç yatmasa...
Mesala, sevgiyi bahane ederek hiç bir kadın
hayatından koparılmasa,
mesala hiç bir çocuğun hayalleri istismara uğramasa...
Dünyanın hiç bir köşesinde hiç bir insan mülteci
diye yaftalanmasa, bir insan diğerinden
üstün olmasa,
gelecek kaygımız olmasa, işçiler evlerine
ekmek alabilse, bir iki tane!
Çok şey mi istiyoruz bunların
toplamıdır mutluluk...
Herkes yeni yıl telaşında, bir yerlere yetişip
bir yerlerde olma çabasında. Oysa yürek ısıtan
bir çocuğun gülüşünde yeni yıl,
açlıktan ölmeyen bebekte, önlüğüyle iki örgüsüyle okul yolundaki kızda,
mutluluk basit ve kolay şeyler de oysa.
Hayatın basit formülü mutluluğu beraberinde getiriyor.
Zora koşup, mutsuzluğu kendimiz yaratırken sonra şikayet etmeye hakkımız var mı ki?
Yeni yılın tüm dünya halklarının eşit, özgür, şiddetsiz,
barış içinde yaşayacağı bir dünya getirmesini diliyorum...
Ve Afrikada’ki çikolata tarlasında çalışıp
çikolatanın tadını bilmeyen çocuk umarım
yeni yılda çikolata kazanın olur..
İyi yıllar...
İyi yıllar...