İsmail Beşikçi
1- Yıl 1978. Beraber çalıştığımız avukat Medet Serhat'la birlikte İsmail Beşikçi'nin İstanbul Cağaloğlu'ndaki Gazeteciler Cemiyeti toplantı salonunda konferansını dinlemeye gittik. Salon tıklım tıklım doluydu,herkes ayaktaydı.
İsmail Hoca,o sade ,sakin , mütevazı , saygılı haliyle kürsüye çıkıp dinleyicilerinin hepsi Kürd olan gençlere hitap etmeye başladı; Mealen şunları söyledi:'' Ey Kürdler dedi. Siz dünyada 30 milyonluk bir kitlesiniz,500 bin küsur kilometre kare araziniz var. Fakat siz ortada yoksunuz. Ya dindar olup kendinizi tamamen dine verip ümmetçi oluyorsunuz,milliyetinizi,milletinizi ve kültürünüzü red ediyor,Kürdlükten uzaklaşıyorsunuz, ya da sosyalist, enternasyonalist olup yine kendi ulusal değerlerinizden kopup sağa sola savruluyrsunuz.Bu iki akım da sonuçta sizi kendinizden,yani ulusunuzdan , ulusal kültürel kimliğinizden , değerlerinizden koparıyor.Siz eger Kur'an'ı Kurdçeye çevirip Kürd alfabesi ile Kürdlere okutursanız,bu iş bile başlı başına bir devrim olur."
Dünyada çok sayıda solcu,sosyalist ,devrimci,komunist tanıdım. Kürdler kadar bu ideolojilere kendini kaptırıp kaybedenleri görmedim. Kürdleri bu ideolojileri değil ,Kürd milliyetçiliği ve yurt severliği kurtarır.
Kürd sosyalist ve devrimcileri özbeöz Kürd olan, İskenderiye Külliyesi kütüphanesindeki orjinal tarihi belgede" Öncelikle ben Kürdüm '' diyen Selahaddin Eyyübi'yi Kürd büyükleri arasında saymıyorlar.Keza Sait-i Kürdi (Nursi)yi de dindardır diye kendilerinden saymıyorlar. Oysa ikisi de Kürd'dir. Kürdlere ve insanlığa büyük hizmetleri olmuştur.
Selahaddin Eyyübi gibi düşmanlarının bile hayranlığını kazanan dünya çapında alicenap,yüce bir hükümdarı kabul etmezken bazı müslüman milletler (Türkler,Araplar) onu kendilerinden göstermek için bin bir türlü tahrifata başvuruyor,sahte tarih tezleri üretiyorlar.
Said-i Nursi'nin asıl ismi ve lakabı Said-i Kürdi'dir. Birinci Dünya savaşı öncesi ve sonrasında Kürd örgütleri ile ilişkileri vardı. Kürd Teali Cemiyetinin faal bir üyesi olarak çalışmalar yapmıştır. Van'da bir üniversitenin açılıp Kürdçe eğitim vermesi için Padişah 2. Abdülhamid'e bile gidip müracaat etmiştir. Van Valisini yanına alıp üniversitenin temelini de atmış,ancak bu sırada Isparta'ya sürgüne gönderilmiş,göz hapsinde tutulmuş ve Kürdlerle ilişki kurması engellenmiştir.
Bu büyüklerinizi tarihinize alın,okuyun,okutun,gerçek değerinizi büyüklüğünüzü ortaya koyun.
2- Sayın Musa Anter abimiz hatıratını yazmış. Çok yadırgadığım hususlar var içinde.
Ey sevgili Musa abi!sen bir kıraathanede tesadüfen tanıştığın ve birazcık sohbet ettiğin bir kişiyi övüyor,medhediyorsun da ömrünü Kürd davasına adamış,bu yolda can vermiş Sait Elçi'den bahsederken,çok menfi izlenim bırakacak bir dil ve uslup kullanıyorsun ,olur mu bu böyle Musa abi ? Sait Elçi ,Kürd davasında seninle birlikte hapis yatmış bir Kürd yurtseverdir. Kürd milliyetçisidir. Solcu değil diye böyle küçümsemek yakışır mı Musa Abi?
3- 12 Mart 1971 Askeri Darbesiyle Diyarbakır Cezaevi tıka basa Kürdlerle dolup taşıyor. Hüzünlü bir gecenin bir saatinde yan koğuştan bir Kürd arkadaşımız yavaş ve yanık bir sesle Kürdçe bir şarkı söylemeye başlar. Sesi çok güzel olan bu arkadaşımızı hepimiz zevkle dinliyoruz. Ben Kürd olmadığım ve Kürdçe bilmediğim halde bu şarkı sesinden çok hoşlandım. Bu sırada bizim koğuştan arkadaşımız Müntaz Kotan hırçın ve kızgın bir sesle '' Hey ulan şovenistlik yapma'' diye bağırdı. Şarkı sesi kesildi. Ben Müntaz Kotan'a dönüp''Kardeşim sen Kürd değil misin? Bu şarkı senin bir kültürel değerin değil mi? Sen Kürd davasını savunduğun için bu zindanda değil misin ? Peki eğer sen bir Kürdçe şarkıya tahammül etmiyorsan senin burda ne işin var ? Kendine başka bir meşgale bul dedim.
4-İsmail Beşikçi'yle 1975'te Ankara'da İzmir caddesinde bulunan Komal Yayınevinde tanıştık. Av. Medet Serhat, Avrupa Kürd Öğrenci Birliğinin aylık yayın organı olan bir dergiyi, İsmail Hoca'ya verilmek üzere bana vermişti. Kendisine sundum. Çok memnun oldu.
20 Ekim 1992 genel seçimleri yaklaşıyordu. Kürd Aydınlarının kurduğu HEP ( Halkın Emek Partisi) de seçimlere katılmak üzere aday tesbitine başlamıştı.
Aday olmak isteyen ,Üniversite yıllarından arkadaşlarım olan Av. Feridun Yazar,Av. Serhat Bucak,Av. Sabri Çepik ile İsmail Beşikçi ve ben bir sohbet toplantısında iken Serhat Bucak ,İsmail Beşikçi'ye '' Hocam siz niye bir yerde aday olmuyorsunuz ? Kürdler sizi çok sever,aday olursanız mutlaka seçilirsiniz'' dedi.
İsmail Beşikçi gülümseyerek şu cevabı verdi:'' Ben yıllardır yazıp çiziyorum. Türk ırkçılığının ve sömürgeciliğinin Kürdleri ne hale getirdiğini anlatmaya çalışıyorum. Sömürgeciliğin Türkiye'de üç sac ayağı olduğunu özellikle belirtiyorum. Basın,Üniversite,Parlamento. Sen şimdi kalkıp sömürgeci sistemin üç ayağından biri olan parlamentonun yolunu bana gösteriyorsun . Olacak iş mi bu Serhat Bey ?"
İsmail Beşikçi daha sonra bu iç ayağa yargı ayağını da eklemiştir.
Beşikçi'nin bir çok konferansına,dinletisine katıldım. Uzun süreler onu hep izledim. İstanbul Güvenlik Mahkemesindeki davasına onlarca avukatla beraber bende katıldım. Bayrampaşa (Sağmancılar) Cezaevinde ziyaretlerde bulundum.
Bu son yıllarda onu,Beyoğlu'da bulunan İsmail Beşikçi Vakfında ziyaret ederdim.
Beraber çalıştığı İbrahim Gürbüz,Ruşen Aslan,İshak Tepe,Ahmet Önal ile de sohbetlerimiz oluyordu. İsmail Hoca'nın konferanslarını dinliyorduk.
5-İsmail Beşikçi bütün yaşamını Kürd haklarını savunmaya vermiş,kendini Kürd davasına adamış bir insandır. Yazdığı bütün eserleri Kürdlerle ilgilidir. Nisan 2013 tarihinde o zaman ki KDP (Kürdistan Demokrat Partisi ) Genel Başkanı Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesut Barzani, İsmail Beşikçi'yi Kürdistan'a davet etti. Ona Başkent Erbil'de törenle Kürdistan Mustafa Barzani Şeref Madalyasını takdim etti. Duhok ilinde Sağlık Araştırma Enstitüsine İsmail Beşikçi adı verildi. Soran Üniversitesinde büstü dikildi,bir kütüphaneye de İsmail Beşikçi adı verildi.
6-İsmail Beşikçi Türk asıllıdır. Çorum ilinin İskilip ilçesindendir. Erzurum Üniversitesinde doktora tezi hazırlarken civar köylere,Alikan Aşiretinin bulunduğu yöreye gidip araştırmalar yapmış. Sonuçta bu insanların farklı bir dil ve kültüre sahip olduğunu görmüş. Düğünlerini ,taziyelerini izlemiş,bunların Kürd olduğunu anlamış ve bu bilimsel gerçekleri olduğu gibi kırpmadan,çırpmadan , saklamadan,gizlemeden kaleme almış.Bu şekilde doktora tezini hazırlamıştır. Alışılmışın dışında Türk ırkçılığını aşarak hazırlanan bu doktora tezi, üniversite yönetimi kabul etmediği gibi savcılığa mahkemeye intikal ettirmiş.
İsmail Hoca üniversiteden ihraç edilmiş ve üstelik ceza alarak hapse girmiştir.
İsmail Beşikçi Hoca yılmamış,tekrar tekrar Kürdlerle ilgili gerçekçi yazılar ,kitaplar yayınlamıştır. Yazdığı yazı ve kitaplardan dolayı hep cezalar almıştır. Sonuçta toplam 16 yıldan fazla hapis yatmıştır.
İsmail Beşikçi bugün uluslararası üne sahip bir yazar ve bilim adamıdır. Avrupa,Amerika,Avusturalya'da konferaslar vermek için çağrılıyor. Kürdler hakkında bilgiler veriyor ve Kürdleri savunuyor.
7-İsmail Beşikçi'nin aşağıdaki tesbiti,Kürdlerin nasıl bir çember ve kıskaca alındığını,ulusal ,demokratik ve kültürel hak ve özgürlüklerinden nasıl yoksun bırakıldığını açıklaması açısından önem arz ediyor. İsmail Beşikçi Hocamız şöyle diyor:
'' Kürd herşey olabiliyor,yalnız Kürd olamıyor. Türkiye Kürdistan'ı var,İran Kürdistan'ı var,Irak Kürdistan'ı var,Suriye Kürdistan'ı var,ama Kürdlerin Kürdistan'ı yok'' .
Birleşmiş Milletler'in kendi kendini idare etme (Selfdetermination) hakkını aşan, ulusların kendi kaderini tayin hakkı konusundaki yazı ve beyanları ,telkinleri Kürdlerin büyük çoğunluğunu heyecanlandırarak ayağa kaldırmıştır.
Baskı,şiddet,angarya,aşağlama,tepeleme,imha ,inkar yöntemleriyle ve katliamlarla korkutulmuş,sindirilmiş,kandırılmış,özgüvenini yitirmiş Kürdlere, İsmail Hoca yol gösterici ışık olmuştur.
Kendi Kürdlüğünden korkar ve utanır hale getirilmiş Kürdlere cesaret vermiş ,haksızlıkları kabul etmeyerek karşı tepki gösterir hale getirmiştir.
Kürdlerin uyanışında ve bilinçlenmesinde çok büyük pay sahibidir İsmail Hoca.
İsmail Beşikçi çok ödüller hak ediyor. Her şeyden önce de sonsuz sevgi ve saygıya layıktir. Ne kadar teşekkür edilse azdır diye düşünüyorum.
İsmail Beşikçi'nin yazdığı kitapların listesi :
1-Doğuda Değişim ve Yapısal Sorunlar-Göçebe Alikan Aşireti (1969)
2-Doğu Anadolu'nun Düzeni (1969)
3-Bilimsel Yöntem /Üniversite Özerkliği ve Demokratik Toplum İlkeleri Açısından İsmail Beşikçi Davası (1975)
4-Bilim Yöntemi (1976)
5-Kürdlerin Mecburi İskanı (1977)
6-Türk Tarih Tezi -Güneş Dil Teorisi ve Kürd Sorunu (1977)
7-Cumhuriyet Halk Fıkrası Tüzüğü (1977) ve Kürd Sorunu (1978)
8-UNESCO'ya Mektup (1983)
9-Tunceli Kanunu (1935) ve Dersim Genosidi (1990)
10-Devletlerarası Sömürge Kürdistan (1990)
11-Bilim-Resmi İdoloji -Devlet-Demokrasi ve Kürd Sorunu (1990)
12-Bir Aydın-Bir Örgüt ve Kürd Sorunu (1990)
13-Cumhuriyet Halk Fırkası Programı (1931) ve Kürd Sorunu (1991)
14-Orgeneral Muğlalı Olayı 33 Kurşun (1991)
15-Savunmalar (1991)
16-PKK üzerine Düşünceler (Özgürlüğün Bedeli) (1992)
17-Zihnimizdeki Karakolların Yıkılması (1991)
18-Başkaldırının Koşulları (1991)
19-Kürd Aydını Üzerine Düşünceler (1991)
20-Ortadoğu'da Devlet Terörü (1991)
21-Kürdistan Üzerine Emperyalist Bölüşüm Mücadelesi (1915-1925)
22-Doğu Mitinglerinin Analizi (1992)
23-Kürd Toplumu Üzerine (1993)
24-Bilincin Yükselişi (1993)
25-Kendini Keşfeden Ulus Kürdler (1993)
26-Mahkemelerin Açtığı Yol (1993)
27-İsmail Beşikçi Davası 1 (Danıştay -İddianame -Esas Hakkındaki Mütalaa ) (1993)
28-İsmail Beşikçi Davası 2 (Savunma ) (1993)
29-İsmail Beşikçi Davası 3 (Gerekçeli Karar) (1993)
30-İsmail Beşikçi Davası 4 (Yargıtay'a Başvuru) (1993)
31-İsmail Beşikçi Davası 5 (Yargıtay'ın Onama Kararı) (1993)
32-Kirletilen Kavramlar : Bilim,Eşitlik,Adalet (1994)
33-Kirletilen Değerler : Demokrasi,Barış,Kardeşlik (1994)
34-İşlevsiz Kalan Yasaklar (1994)
35-Hukuksuz Adalet (1994)
36-Hayali Kürdistan'ın Dirilişi (1998)
37-Geçmişe Tanıklık (2012)
38-Rejimin Niteliği ve Kürdler (2013)
39-Uluslararası Anti-Kürd Nizam ve Yüksek Kürd Bilinci (2014)
40-Cezaevinden Mektuplar (2014)
41-Cezaevinden Yazılar (2014)
42-Barış Yüzleşme Müzakere
43-Kürdler ve Geleceğini Belirleme Hakkı
44-Devlet ve Kürdler(2013).
18/ 01/2015 Ismail Beşikçi ve Av. Şemsettin Polat