Değerli Okur,
"Daha iyisini yapmak için bir yol vardır. Bul onu!" diyecektir Thomas A. Edison.
Girişimcilik yıllar önce bu şekilde tanımlanacaktır.
Peki ya günümüzde neler oluyor? Neler eksik neler fazla oluyor? Gelin tespitlerime ve tavsiyelerime birlikte bakalım!
***
İlk olarak, para kazanma hayali ile girişimci olmak isteyenlerin yoğunlukta olduğu söylenebilir. Peki para ile sağlık ve mutluluk satın alınabilir mi? Gerçekçi olmak gerekirse, bu sorunun cevabı psikolojik olarak hayır, sosyolojik olarak evet'tir. Fakat bir girişimci yola para için çıkmamalıdır.
Çoğunlukla çalışmak istemeyen insanlar girişimcilik yapmaya çalışmaktadır. 9-6 çalışmanın yorucu olduğunu düşünenler girişimciliğe yönelmektedir. Fakat başarılı bir girişimcinin ekseriyetle 6-9 çalışarak sonuca varabildiği bilinmektedir.
Ticaret tecrübesi olmamasına rağmen bazı insanlar girişimci olmaya çalışılmaktadır. Ticaretin ana vatanı diyebiliriz ülkemize. Ticari donanım elde etmek öngörülerimizi kuvvetlendirecektir.
Finansal süreç iyi planlanmalıdır. Melek Yatırımcı desteği alınabilir. Fakat 'melek' kelimesi yatırımcının sıfatı gibi yazılsa da gerçekte hiç de öyle olmadığı sürece başlandığında görülecektir.
İyi bir kadro ile yola çıkamamak süreci verimsiz kılmaktadır. Doğru insanlar bir araya geldiklerinde, problemler fırsatlara dönüşebilir.
Girişimcilikte de askerin komutandan daha çok olması gerekli görülmektedir. Fikir üretecek insandan çok fikri icra edecek insana ihtiyaç duyulduğu unutulmamalıdır.
Başka toplum veya kültürün standartları ile ürün ve hizmet üretmek bizim toplumumuzda karşılık bulmayacaktır. Başarıya kendi değerlerimizle ulaşılacağını unutmamak gerekir.
Yeni bir girişim olarak piyasaya sunulan birçok ürün ve hizmet entelektüel bir birikim ile ortaya çıkar. Girişimlerimiz bu noktada zayıf kalmaktadır. Sahip olunan fikre ve edinilen donanıma entelektüel değerler muhakkak eklemelidir.
Kartvizitlere 25’inde ‘Cio’ yazılmaya başlanmaktadır. Daha şirket bile kurmadan bunu yapanlar malesef vardır. Personeli olmadan kendine Cio diyebilmek enteresandır. Yaş 40’a geldiğinde ne yazılacaktır?
***
Değerli Okur,
Herkes girişimci olmayabilir. Girişimci tutkulu ve dinamik bir yapıya sahip değilse bütün hayatını girişime adaması elbette yanlış olacaktır.
Bununla birlikte girişimciliğe sadece iş olarak bakmak doğru olmayacaktır. Girişimcilik hayat tarzı olursa verimli sonuçlar görülebilir.
***
Son olarak sizlere sıra dışı düşünmeyi tavsiye edeceğim. İki örnek vermek istiyorum bununla ilgili.
-Sekiz yüz bin dolarlık evi olan bir vatandaş bir dolara evini çekilişle satacağını noter huzurunda beyan edip bu durumu ilan ediyor. İki milyon insan başvuruyor ve ev iki milyon dolara satıyor.
-Başka bir vatandaş bir spor merkezinin sahibi. Abonmanların gelmedikleri günler üzerinden ödeme alacaklarını ilan ettiklerinde abonman sayıları üç katına çıkıyor. Ciroları ise iki katına çıkıyor.
Girişimciliğin, hayatın her yerinde olduğu da unutulmamalıdır.
***
O zaman söyleyelim son sözü;
Sen rahatlık seversin de dağ hazıra dayanmaz,
Geniş düşün farklı ol, yerinde duran kazanmaz!