Gelin hep birlikte bunun üzerine düşünelim. İnsanların artık birbirini düşünmediği ve umursamadığı , birbirlerinin ruhunu göremediği bu yeni karanlık çağda, neden Korona Virüs adında görünmez bir güç tarafından fiziksel olarak da birbirimizden koparıldığımızı ve bu krizi fırsata çevirebilmek için neler yapabileceğimizi irdeleyelim. Birbirimizden uzak kaldığımız şu günlerde gökyüzü daha temiz. Sularını ve doğalarını kısıtladığımız, yaşam alanı bırakmadığımız vahşi hayvanlar bile nefes alacak alana sahip şu sıralar.
Evet! Korona Virüs binlerce can aldı ve almaya devam ediyor. Ne kadar acımasız görünse de virüs doğanın bir parçası ve anlaşılan doğa, bizim bozduğumuz dengeyi tamir etmeye çalışıyor.
Bizler bunu sağlayana dek de onu hayatımızdan çıkaracak bir aşı yok.Şimdi tam zamanı!
Mutluluğu maddede ararken diğer insanlara, hayvanlara, yani tüm çevremize ne kadar büyük zararlar verdiğimizi görmek için harika bir fırsat. Her birimiz başkalarının kendini düzeltmesi gerektiğini düşünmek yerine, “kendime çeki düzen vermeliyim” anlayışı ile ayağa kalkmalıyız. Bu, beraberinde bize birlik ve dayanışma ruhunu getirecek ve zamanla egoizmin köleliğinden çıkmamıza yardımcı olacak. Doğanın üstünde değil kenarında kıyısında bir parçası olduğumuzu ve bizi bu krizden kurtaracak tek aşının birlik, beraberlik anlayışı olduğunu kabul etmeliyiz. Gerçek aşı, insanlık ailesi olarak sanki hepimizin toplamından oluşan tek bir ruh ve tek bir adam olma dayanışmasıdır. Ele ele verip bu ruhu hızla hayata geçirelim. İyileşmeye doğru, mutlu, eşit, dengeli bir hayatın kapılarını açarak, içinden geçtiğimiz bu zorlu süreci derinlemesine düşünelim ve sorunların üstesinden sevgi ile geleceğimize yürekten inanıp çaba gösterelim. Ya hepimiz birbirimizi kendimizi önemsediğimiz kadar önemseyerek hep birlikte mutlu bir ortak yaşam inşa edeceğiz , ya da doğa bize bunu zorla yaptıracak. Birlik olursak başarabiliriz!
Sevgilerimle...