Binlerce can Çanakkale geçilmesin, mabedimize nâ-mahrem eli değmesin, ezanlar susmasın, bayrak inmesin diye şehit oldu.
Koca Seyit, Niğdeli Ali ve o mecidiye tabyalarında paramparça olmuş nice şehitler yarın mahşer yerinde karşımıza çıkıp sormazlar mı:
Ma’bedimize nâ-mahrem eli değdi mi değmedi mi?
“Ey koca Seyit”, “Ey Ehmede Xani (Ahmed-i Hani)”, “Ey Niğdeli Ali”, Çanakkale'de Churchill geçemedi. Kurtuluş savaşında, Sakarya’da, Sarıkamış’ta “Kimi hindu kimi yamyam kimi bilmem ne bela” hiçbirine geçit verilmedi ama içimizdeki batı sevdalıları ve bazı provokatörler kalksın uğruna ecdadın canlar verdiği ezanı ve kutsal değerleri hiçe sayarak dalga geçsin.
Rûhumun senden ilâhî, şudur ancak emeli: Değmesin ma’bedimin göğsüne nâ-mahrem eli; Bu ezanlar ki şehâdetleri dinin temeli. Ebedî yurdumun üstünde gürlemeli. Diyeceksiniz ki son kelimeyi yanlış yazdınız. Evet büyük şair Akif’ten özür dileyerek bilerek yazdım. Çünkü gürlemeli o ses gök kubbenin üzerinde.
Bu ezanları susturamadılar, bundan sonra da susturamayacaklar. Hani Mekkeli müşrikler ne diyorlardı?
Kur'an okunduğunda ses çıkarın, ıslık çalın, alkış tutun ama Kur’an sesini bastırın.
Şimdiler de ise sanki onları rehber edinmiş, ben müslümanım diyen bir güruh Taksim’de ezanı ıslıklıyor, İzmir'de minarelerden marşlar, şarkılar çalıyor. Kinle, nefretle bir yere varamazsınız. Bu milletin derinlikleri ile oynamayın. Ayrıca bu millet sizin tahriklerinize kapılmayacak kadar da sağduyulu. Sosyal medya çılgınlığı ile bir gün birini yüceltip, diğer gün aynı kişinin magma tabakasına gömüldüğü bir platformda aradığınızı bulamayacaksınız.
Gerçek hayatta böyle keskin çizgiler olmadığı gibi sosyal medyanın böyle nobran dili de kullanılamaz. Size filler ile ebabil kuşlarının savaşını okumanızı tavsiye ediyorum. Büyük şair Arif Nihat Asya ile bitirelim.
Biz, kısık sesleriz... Minareleri,sen, ezansız bırakma Allah’ım!
kaleminize sağlık hocam
Yüreğine sağlık.
Teşekkür ederim:)
“Bizim inancımızda kuşlar filleri yener..”
Yine döktürmüşsün dayıcım